Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun; Kudüs konusunda almış olduğu,Kudüs'ün İsrail'in başkenti olduğuna ilişkin ABD Başkanı Trump'un açıkladığı kararı ret eden ve yok sayan kararı üzerine, memnuniyetimizi belirten ve bu kararın alınmasında Türkiye Cumhuriyetinin ve onun Cumhurbaşkanı ERDOĞAN'ın öncü çabalarını öven, bir önceki “YANLIŞ HESAP BAĞDAT'TAN DÖNER” başlıklı makalemizde, aynen şöyle yazmış idik;” Ancak, bu kararın alınmasında önayak olarak çaba sarf eden Sayın ERDOĞAN; Birleşmiş Milletlerin bu kararını,asla iç politikada propaganda aracı olarak kullanmaya kalkışmamalı, bu kararı yaklaşan seçim meydanlarında ve muhtarlar toplantılarında atacağı siyasi nutuklarına meze yapmamalıdır. Aksine davranış, bu çabalarının, Dünya ve Ortadoğu barışının sağlanması adına yapılan samimi çabalar olmadığı sonucunu doğurur ki, ortaya çıkacak olan böyle bir sonuç ne ülkemize, ne de ERDOĞAN'a bir yarar sağlar. Aynı şekilde, görsel ve yazılı yandaş basın da,Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Kararını istismar ederek; bu kararı, AKP'nin ve ERDOĞAN'ın şahsi bir zaferi ve başarısı olarak vurgulamaya ve yaygara yapmaya asla yeltenmemelidir. Bu başarı; içeride, muhalefetiyle ve iktidarıyla Türkiye'nin ve Türk siyasetinin, dışarıda ise, tüm Dünya devletlerinin bir başarısıdır.”
Bu makalemizin henüz mürekkebi dahi kurumadan,Sayın ERDOĞAN; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun Kudüs konusunda almış olduğu kararı, iç politika malzemesi olarak kullanmaya,karar ile itibarı sarsılan süper güç ABD Başkanı Trump'u, hiç gereği yokken tahrik edici beyanlarını sürdürmeye başladı bile.
Gerçekten, ERDOĞAN'ın; Hakkari ve Şırnak AKP il kongrelerinde bu konuya ilişkin olarak bugün yaptığı konuşmaları televizyondan duyunca hiç de hayret etmedik, ERDOĞAN'ın eski ERDOĞAN olduğuna ve bizi yine yanıltmadığına, bir önceki makalemizde yaptığımız uyarılarda ne kadar haklı olduğumuza tanık olduk ve üzüldük tabi.
Erdoğan, Birleşmiş Milletlerin kararından önce, en başta Papa olmak üzere bazı devlet başkanlarıyla yaptığı telefon görüşmelerini, yaptığı kulis çalışmalarını kamu oyuna açıklıyor,yine dünyanın beşten ve birden büyük olduğunu,bu BM kararıyla ABD ve Trump'a ders verildiğini belirterek,Birleşmiş Milletlerin kararı üzerinden, partisinin ve kendisinin propagandasını yapıyor ve samimiyet testini kaybediyordu. Başbakan durur mu hiç, oda bir başka yerde, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun Kudüs'e yönelik kararı üzerinden partisine pay çıkaran konuşmalar yapıyor.
Burada bir konuya daha dikkat çekmek istiyoruz.
Evet, ABD ve onun başkanına hak ettiği ders verilmiştir ve iyi de olmuştur.Ancak,bu konuyu tadında bırakmaz ve sürekli tekrarlayarak kaşımaya ve ABD'yi tahrik etmeye devam edersek,bundan ülke olarak zarar gören biz olabiliriz.İster kabul edin ister etmeyin,ABD bugün dünyanın süper güçlerinden biri ve bizden çok güçlü bir devlet, Irak tezkeresinin tarihi ve ülkemiz yararına olarak reddi üzerine başımıza gelenleri,Türk askerinin başına geçirilen çuvalı ve ülkemize uygulanmak istenen ambargoyu unutmayınız.
Şu anda,Irak ve Suriye'nin kuzeyindeki PKK uzantısı PYD ve YPG varlığının, ABD tarafından desteklendiğini,ağır silahlarla donatıldığını,adeta müttefik kabul edildiğini unutmamak gerekiyor.Afrin'deki PKK/PYD varlığına son vermek için bir Afrin harekatı gündemde iken, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda alınan mağlubiyet ile onuru kırılan çılgın Trump'un;BM'nin aldığı Kudüs kararı nedeniyle sürekli ajite edilmesi halinde,ülkemizin ileride girişeceği bir Afrin harekatında, ülkemize karşı takınacağı olumsuzlukları ve engellemeleri düşünmek dahi istemiyoruz.
Aman ha dikkat.Unutun artık Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun Kudüs kararını,ayrıca bu kararın bir yaptırımının da olmadığını asla unutmayınız.
En önemlisi de; günah da gizli, sevap da gizli değil midir beyler?
23/12/2017
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Yorum Gönder