Tayyip Bey; ATO Congresium'da Türkiye Tarım ve Kırsal Kalkınma Hamlesi Proje Uygulamaları Tanıtım Programı'na katılarak burada bir konuşma yapmış, çiftçilere mazot'u 1.5 liradan satacakları vaadinde bulunan CHP'yi ve lideri KILIÇDAROĞLU'nu eleştirerek, çiftçilere mazot desteğini ilk kez kendilerinin başlattığını hatırlatarak, "Mazot desteğini hep konuşuyorlar. Bunu 2003 yılında ilk defa biz başlattık. Bazıları mazot üzerinden çiftçilerimize selam göndermeye çalışıyor. Bu hak gaspıdır" diye konuşmuş.
Ayıptır ve günahtır.
Tayyip Bey, muhalefet partilerinden ne istiyor?
En başta CHP olmak üzere, muhalefet partilerini acımasızca eleştirmek, tarafsız olması gereken bir cumhurbaşkanına hiç yakışıyor mu?
Beni halk seçti, bu nedenle ben alışılmışın dışında bir cumhurbaşkanı olacağım,yetkilerimi zorlayacağım, çok çalışacağım, koşacağım, yorulacağım ve terleyeceğim diyerek yola çıkan Tayyip Bey'in; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına uyan ve Anayasanın öngördüğü koşulları taşıyan tarafsız bir cumhurbaşkanı olamadığına, AKP Genel Başkanı gibi AKP yararına çalışmasına, AKP'nin propagandasını yapmasına, ister istemez alıştık ve sineye çekmek zorunda kaldık diyelim, ama, doğrudan muhalefet partilerine dil uzatarak, onları haksız ve acımasız bir şekilde pervasızca eleştirmesini, muhalefet partilerinin en doğal hakları olan, seçim beyannameleri ile kamuoyuna açıkladıkları, seçimi kazandıkları taktirde halkımıza sunacakları hizmet ve vaadlerini, kendi ön yargısını kullanarak gerçekleştirilemez vaatler olarak karalamasını, muhalefet partilerine doğrudan sözle saldırmasını anlamak ve hoşgörmek, asla mümkün değildir.
Tayyip Bey; hiçbir hukuk kuralına, hak ve adalet kavramına, seçimlerin dürüstlüğüne ve selametine uymayan ve dünyadaki hiçbir parlamenter demokraside bir örneğine rastlanamayan bu kural tanımayan keyfi tutumuyla, 7 Haziran seçimlerine fesat karıştırdığının, seçimlerde hangi parti veya partiler başarılı olurlarsa olsunlar, bu koşullarda yapılan bir seçimin adil bir seçim sayılamayacağının farkında mıdır?
Tayyip Bey; kendisini bu ülkenin cumhurbaşkanı olarak görüyor ise, artık başbakanlık dönemini ve başbakan olarak yaptığı icraatlarını unutmak ve Anayasanın Cumhurbaşkanına tanıdığı görev ve yetkileri yerine getirmekle yetinmek zorundadır. Hadi diyelim ki, AKP ile ilişkisini kesemiyor, AKP'nin propagandasını yaparken, hiç değilse muhalefet partilerinin yaptıkları propaganda ve seçim vaatlerini görmezden gelmeli ve onları açıktan eleştirmemelidir.
Tayyip Bey; çiftçilere mazot desteğini, 2003 yılında ilk kez kendilerinin başlattığını beyan ettikten sonra, 7 Haziran seçimlerini kazanmaları halinde, mazotu çiftçiye 1.5 liradan satacaklarına ilişkin KILIÇDAROĞLU'nun vaadini kötülüyor ve KILIÇDAROĞLU'nu, mazot üzerinden çiftçilerimize selam göndermeye çalışmakla suçlayarak, bunun hak gaspı olduğunu beyan ediyor.
Çiftçiye mazot desteğinin 2003 yılında ilk kez Tayyip Bey ve AKP tarafından başlatılmış olması, mazot üzerinden propaganda yapma hakkını; kullanım hakkı sadece Tayyip Bey'e ve AKP'ye ait ve muhalefet partilerinin kullanması yasak olan, tescil ettirilmiş ve özel marka haline getirilmiş kendi tekelleri altındaki bir (icat) hak haline mi getirmiş oluyor?
Tayyip Bey o kanıda olmalı ki; mazot fiyatları üzerinden seçim propagandası yapan CHP ve onun genel başkanı KILIÇDAROĞLU'nu, çiftçiye mazotu 1.5 liradan vereceklerine ilişkin vaatleri nedeniyle, hak gaspında bulunmakla suçlayabiliyor.
Bize göre, Tayyip Bey; bu akıl almaz ve hukuk dışı tekelci çıkışıyla, CHP ve KILIÇDAROĞLU'nun emeklilerimize iki maaş ikramiye sözünden sonra, çiftçiye 1.5 liradan mazot satacakları vaadinin de tuttuğunu ve CHP'nin iktidar alternatifi bir parti haline geldiğini itiraf etmiş oluyor.
Tayyip Bey şu gerçeği iyi bilmelidir ki; Başbakan iken yaptıkları, kendisine ve AKP'ye, sadece kendilerinin kullanabileceği tescilli bir marka hakkı bahşetmez, başka partiler de, aynı icraatları, geliştirerek ve daha da iyiye götürerek, halkın yararına sunabilir ve bu konudaki seçim vaatleri de, hiçbir şekilde, bir hak gaspı olamaz.
Bizden hatırlatması,Tayyip Bey; konuşmalarına biraz daha dikkat etmelidir, zira, mazot konusundaki bu tekelci düşünce ve beyanlarıyla, kendisini diktatörlükle suçlayan kesimlerin eline yeni bir koz vermektedir.
29/04/2015
Güner YİĞİTBAŞI
İzmir Barosu Üyesi Avukat
Yorum Gönder