Demokrasinin (D)si kalmadı ülkemizde.
Demokrasinin özgürlüklerinden vazgeçtik, demokratik devlet kural ve gelenekleri de yerle bir edildi.
Devletin ve milletin birliğini temsil eden, bu nedenle tüm yurttaşlara eşit mesafede ve tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı, partili ve taraflı Cumhurbaşkanı oldu, iktidardaki siyasi partinin genel başkanı olarak seçim meydanlarında partisine oy istiyor ve rakip parti liderlerine ve seçmenlerine, ağzına gelen her türlü kötü sözü kolaylıkla söyleyebiliyor, bunu yaparken de, iktidar partisinin genel başkanı olduğunu, siyasi kişiliğini unutuyor ve kendisine yönelik mukabil eleştirilere karşı, Cumhurbaşkanı sıfatıyla savunmaya geçiyor, kendisini eleştiren herkesi, Cumhurbaşkanına hakaret ettiği gerekçesiyle, yargı önünde süründürüyor.
Eskiden seçim dönemlerinde Adalet, İçişleri ve Ulaştırma Bakanları, seçimlerin güvenliği ve tarafsızlığı adına istifa ederler ve yerlerine tarafsız bakanlar getirilirdi.
Bu devlet geleneği de yok edildi.
Şu anda bakıyoruz, Devletin İçişleri Bakanı, iktidar partisinin adaylarla birlikte seçim propagandası yapıyor, iktidar partisinden olmayan seçmenlerle meydanlarda diyaloğa giriyor, tartışıyor ve onlara yönelik hakaret oluşturabilecek sözler sarf edebiliyor.
İçişleri Bakanı, ülkenin asayişinden sorumlu, ülkeye huzur getirmekle, asayişi sağlamakla görevli olmasına rağmen, partizan tutumuyla, kendisi asayişi bozan tavırlar sergileyebiliyor.
Demokrasinin bütün kurum ve kurallarının yok sayıldığı bu ortamda, seçmenlerin oylarıyla bu yapılanlara 10 gün sonra yapılacak mahalli seçimlerde nasıl tepki vereceklerini hep birlikte göreceğiz.
Güner Yiğitbaşı
Güner YİĞİTBAŞIHukukçu
Yorum Gönder