İktidar olmak sokaktan geçer!

Türkiyede İktidar olmak: sadece sandıktan değil-gerçekte sokağın ucundan geçer!Siyasi Parti'ler, Sendika'lar, STK'lar ve Medeni Bireyler,Adaletsiz, Hukuksuz

Türkiyede İktidar olmak: sadece sandıktan değil-gerçekte sokağın ucundan geçer!

İktidar olmak sokaktan geçer!
Siyasi Parti'ler, Sendika'lar, STK'lar ve Medeni Bireyler,

Adaletsiz, Hukuksuz, ANTİ-Demokratik Belediye Seçimlerinin Seçim Yasaklarının Reddi İçin;Demokrasiyi Savun ve Sokağa İn!

Tayyip tarafından tahakküme alınan YSK'nın aldığı  en son kararındada belirttiği gibi, önümüzdeki Belediye Seçimleri için, kısaca Tayyibe seçim yasağı yok ama diğerlerine var ve Tayyip seçimlerde her türlü devlet olanağınıda kullanabilecek denilmektedir.

YSK yeni aldığı ve deklare ettiği bu kap kara, hukuksuz, kanunsuz, aşağılık, aklaksız ve adaletsiz bir kararı, aklını yitirmemiş olan, hiç bir onurlu yurttaşa, hukuk ve adalet olarak yutturamaz.

YSK, böyle insafsızca, siyasi partilerin seçimlerde olmaz ise olmazı olan ve demokratik seçemlerin abc si olan,  seçimlerde eşit hak kullanma  kuralarına karşı aldığı bu kararla, yönetilecek ve gidilecek bir seçimin, zaten gerçek seçim olmadığını, demokratik olmadığını ve bu sandıktada demokrasi olmadığını, dünya aleme deklare etmiş bulunmaktadır.

Türkiye ve Türk Milleti için, Siyasi Partiler ve özgür iradeli vatandaş için,  YSK nın aldığı bu kararla seçime gitmeyi kabul etmek her anlamda utanç ve aşağılanma vesilesidir.

Seçimler ve sandık demokrasi lerde sadece bir yoldur. Tek yol değildir. Sokak yürüyüşleri, mitingler ve gösterileri, etkinlikleri, medeni ülkelerde halkın bizzat alana indiği en yalın ve gerçek bir demokratik hak ve ifade özgürlüğüdür. Şimdi ise bu özgürlüğü Türkiyede YSK nın bu kararına karşı kullanmanın tam zamanıdır.

Tekrar yazıyorum: Türkiye gibi ülkelerde ‘iktidar olmak Sokaktan geçiyor’  ve İktidar olmak ‘Sokağın Ucundadır’. Türkiye gibi demokratik olmayan ve istibdatla yönetilen ülkelerde, hele hele bu dahada geçerli ve çok önemli sonuç alıcı bir yöntemdir.

Son günlerde birilerinin,  kendilerince ve korkakça psikolojik savaş malzemesi yaptığı gibi, çatışma çıkacak, provakasyon ve ölüm olacak deniyorsa, Atatürkün Mecliste yaptığı 'Al Bayrağı Alır Elmadağa Çıkarım' konuşmasını tekrar zabıtlardan okusun!. Askerlerine 'size ölmeyi emrediyorum', deyişindeki nedeni, “Bursa Nutkunu”, “Türk Gençliğine Hitabeyi” ve Afyon Kara Hisarda yaptığı konuşmayı bir daha okusun!

Atatürk o gün kararlı durmasaydı, bugün, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti yoktu. Demokrasi, Parlemento, seçim ve  seçme hakkı, Anayasa  zaten hiç olmazdı.

Açık konuşmak gerekirse, Canı tatlı olan hak aramaz. Bozuk düzenin adamı olur. Hak yer. Rejimi, devleti ve milleti için, ölümü göze almayan ve bedelini ödemeyen milletlerde bağımsız olamaz, namusunu, onurunu kaybeder ve esir gibi yaşamaya mahkum olur. Konuşmaktan ve hak aramaktan korkar. Bugün tamda siyasal islamcı Tayyibin ve Tayyibanlar'ın istediği gibi esir alınır.

Eğer Demokrasi yanlıları ve Türkiye Cumhuriyetinin temel kuruluş ilkelerini savunanlar,  gerçekten iktidara gelmek istiyorlarsa, önce seçimlerde eşit hakların ve yasakların herkes için geçerli olduğu ve demokrasiyi savunmak konusunda; ortak, merkezi bir miting, yürüyüş ve etkinlik, aynı amaç ve niteliktede bütün şehirlerde ve kasaba lardada mitingler, yürüyüş ler ve etkinlikler düzenlenmelidir. Demokrasi ve Demokratik toplum ve seçim için hak aranmalıdır. Esir ve adaletsiz YSK eli ile seçimlerdeki gaspedilen haklar sokaktaki mücadeleyle geri alınmalıdır.

Aksi takdirde,  bu şekilde seçime girmek, daha başından demokrasiyi bitirmektir. Bitirmeye alenen alet olmaktır. Bu şekilde bu seçime girmeyi kabul etmek Cumhuriyete ve Atatürke karşı suç işlemektir. Bu şekilde seçimlere girmek demokrasinin tekrar Türkiyeye yerleştirilmesi oluşumuna değil,  doğrudan son kırıntılarınında yıkımına ortak olmak demektir. Hiç bir medeni insan ve ülke halkı bunu kabul etmez. Zaten böyle bir durum hiç bir medeniyeti içselleştirmiş millette ve ülkede söz konusu bile olamaz.

Çünkü Demokrasi,  YSK dan daha üstte bir kavram ve uygulamadır. YSK nın demokrasiden ve kurallardan daha üstte olduğu bir değer değil.

Bu anlamda ve gelinen noktada durum gösteriyorki, Belediyelerde  ve muhtarlıklarda seçime katılacak siyasi partiler veya kişiler, adeta  ya koyun gibi bu seçim şartlarını kabul ederler ve tavırları ile demokrasiyi red ederler yada  siyasilerin ve STK ların büyük ve geniş katılımlı  ortak mitingler, yürüyüşler ve etkinlikler  düzenleyerek,YSK' nın aldığı bu adaletsiz kararı öncelikle yerle bir ederler ve Bu şekildede Türkiyeye tekrar demokratik ve medeni bir değer kazandırırlar.

Demokrasinin olmaz ise olmazı olan değişik Siyasi partiler, sendikalar ve STK lar, eğer bu gibi konularda, Atatürkün sizlere öğretisi ve verdiği bir gram, akıl ve cesaret varsa,  Sokak alternatifini  kesinlikle yapmak zorundasınız! Yada Tayyibin, Tayyibanların ve esiri olan YSK nın millete giydirmeye çalıştığı, Belediye seçimli deli gömleğini giymeyi kabul edersiniz. Bu şekilde sizde demokrasinin katline alet olursunuz. Ve Atatürkün kurduğu Modern Türkiye Cumhuriyetini,  Tayyip ve Tayyibanların hazırladığı bir tabuta koyar ve son çiviyide beraber çakarsınız! Tercih  sizindir!

Tekrar altını çizerek belirtiyorum: İktidarı yenmek ve seçimleri almak demokrasinin olmazsa olmazı olan, demokratik kuralları savunanlar için,   demokrasi ve seçim galibiyeti sağlamak sadece sandıktan geçmiyor, doğru strateji ve önderliği olan Sokak eylemselliğindende geçiyor!

Türkiyedeki onurlu siyasi partiler, STK lar, sendikalar ve bireyler, demokrasi için, Cumhuriyet için, Türk Milleti için yaşanabilir bir Türkiye İçin onuruna sahip çıkması gerekiyor. YSK kanalıyla Tayyip ve Tayyibanlar tarafından aşağılanmayı kabul etmemesi gerekiyor.

Saygılarımla,

Sefa Yürükel

Sosyal Antropolog ve Etnograf - Soykırımlar ve Terörizm Araştırmacısı

Sefa YÜRÜKEL – 22 Aralık 2018
Etiketler:

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget