Bu kadar aleni hukuksuzluk olamaz! - Güner Yiğitbaşı

Hayret doğrusu, bu kadar aleni bir hukuksuzluk ve hukuk tanımazlık asla ve asla olamaz. Ülkemiz; gerçekten ve hilafsız bir Muz Cumhuriyeti haline getirild

Bu kadar aleni hukuksuzluk olamaz! - Güner Yiğitbaşı
Hayret doğrusu, bu kadar aleni bir hukuksuzluk ve hukuk tanımazlık asla ve asla olamaz.

Ülkemiz; gerçekten ve hilafsız bir Muz Cumhuriyeti haline getirildi,buna artık kesin olarak kani olmuş bulunuyoruz, niye mi?

Referanduma sunulan ve şu anda fiilen yürürlükte olan başkanlık sistemine anayasal bir dayanak sağlayarak, bu fiili durumu sözüm ona meşrulaştıracak olan anayasa değişikliğinin; referandumdan evet oyu alarak yürürlüğe girmesi ve bugünkü iktidarın iş başında kalması halinde, ülkemizin tek adam yönetiminde, bugünlerimizi de aratacak şekilde, hukuk dışı yöntemlerle yönetilmeye devam edileceğini açıkça gösteren, bugün yapılan hukuksuzlukların, yarın daha da fazlası yapılacak olan hukuksuzlukların adeta bir teminatı olduğunu gösteren bir OHAL KHK sı, bugünkü (09/02/2017)  Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe sokulmuştur.

Bugün Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 687 sayılı OHAL KHK'nın 10. maddesi ile 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 149/A maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

Peki, yürürlükten kaldırılan 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri Kanununun yürürlükten kaldırılan 149/A maddesi neyi düzenliyordu?

Yürürlükten kaldırılan 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri Kanununun 149/A maddesinin madde başlığı, Özel radyo ve televizyon yayınlarına ilişkin suçlar olup,bu madde ile yasalarda öngörülen ve/veya Yüksek Seçim Kurulunca belirlenen yayın ilke ve esaslarına aykırı yayın yapan özel radyo ve televizyon kuruluşlarına bazı yaptırımlar öngörülmektedir. Yürürlükten kaldırılan bu 149/A maddesi uyarınca, özel radyo ve televizyon kuruluşlarının; 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanununun 5, 20, 22 ve 23 üncü maddeleri ile 31 inci maddesinin ikinci fıkrası hükümlerine,yani bu hükümlerde açıklanan yayın ilkelerine ve Yüksek Seçim Kurulunca belirlenen esaslara aykırı yayın yapmaları halinde,ülke genelinde yayın yapan özel radyo ve televizyon kuruluşlarını Yüksek Seçim Kurulu, yerel yayın yapan özel radyo ve televizyon kuruluşlarını ise yayının yapıldığı yer ilçe seçim kurulu uyarmakta veya aynı yayın kuşağında açık bir şekilde özür dilemesini istemekte, bu talebe uyulmaması veya aykırılığın tekrarı halinde, Yüksek Seçim Kurulu veya yayının yapıldığı yer ilçe seçim kurulunca, ihlale konu programın yayını bir ila on iki kez arasında durdurulmakta , aykırılığın tekrarı halinde, ülke genelinde yayın yapan özel radyo ve televizyon kuruluşlarının yayınlarının Yüksek Seçim Kurulunca beş günden on beş güne kadar durdurulmasına, yerel yayın yapan özel radyo ve televizyonların yayınlarının ise yayının yapıldığı yer ilçe seçim kurulunca üç günden yedi güne kadar durdurulmasına karar verilmekteydi.

İşte,bugün yürürlüğe sokulan kararname ile özel radyo ve televizyon yayınları Yüksek Seçim Kurulunun denetiminden alınmış ve yasaların öngördüğü;

Anayasanın sözüne ve ruhuna bağlı olunması; Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün, milli egemenliğin, Cumhuriyetin, kamu düzeninin, genel asayişin, kamu yararının koruması ve kollanması,

Atatürk ilke ve inkılaplarını kökleştirmesi, Türkiye Cumhuriyetinin çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkmasını öngören milli hedeflere ulaşmanın gerçekleştirilmesi,

Devletin bir kişi veya zümre tarafından yönetilmesinin veya sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde egemenliğinin sağlamasının yahut Devleti ve Devlet otoritesinin ortadan kaldırmasının veya dil, ırk, din ve mezhep ayırımı yaratmanın yahut sair herhangi bir yoldan bu kavramlara ve görüşlere dayanan bir Devlet düzeninin kurulması amacını güden rejim ve ideolojilerin propagandasının yapılmaması,

Toplumun beden ve ruh sağlığına zarar verecek hususlara yer verilmemesi,

Kişilerin özel hayatlarına, şeref ve haysiyetlerine saygılı olunması ve dürüstlük anlayışına bağlı kalınması,

Haberlerin toplanması, seçilmesi ve yayınlanmasında tarafsızlık, doğruluk ve çabukluk ilkeleri ile çağdaş habercilik teknik ve metotlarına bağlı kalınması,

Kamuoyunun sağlıklı ve serbestçe oluşabilmesi için, kamuoyunu ilgilendirecek konularda yeterli yayın yapılması, tek yönlü, taraf tutan yayın yapılmaması ve bir siyasi partinin, grubun, çıkar çevresinin, inanç veya düşüncenin menfaatlerine alet olunmaması,

Radyo ve televizyon yayınlarının, yayından önce ayrıca Türkiye Radyo - Televizyon Kurumu dışından hiç bir kişi veya kuruluş tarafından denetlenememesi gibi, yasal yayın ilkelerine ve Yüksek Seçim Kurulunun belirlediği esaslara aykırı, suç teşkil eden  yayınlar yapmak,bugün itibariyle serbest hale getirilmiş ve siyasal iktidarın;eline geçirdiği yandaş medyayı muhalefet aleyhinde kullanarak, referandumda evet denilmesi için yapacağı sınırsız ve denetimsiz propagandanın yolu açılmış, en acısı da, temsilde adaletin sağlanması ve seçimlerin hukuki düzeni içinde adil bir şekilde yapılması için,anayasanın öngördüğü seçimlerin yargı denetiminde yapılacağına ilişkin ilkesi, büyük oranda ortadan kaldırılmış ve anayasa bir kararname ile ihlal edilmiştir.

İktidarın;olağanüstü hal ile hiçbir ilgisi bulunmayan, olağanüstü hali fırsat bilerek, anayasaya aykırı olarak gerçekleştirdiği bu hukuk tanımaz icraatı,anayasa değişikliğinin yürürlüğe girmesi halinde, kararnamelerle başımıza nelerin geleceğinin habercisi olup, Türk Milletinin bu tehlikeyi görerek, referandumda HAYIR oyu kullanacağını ummak istiyoruz.

Tüm bu hukuk dışı, adaletsiz ve eşit olmayan koşullara rağmen, referandumda HAYIR oylarının galip gelerek, anayasa değişikliğinin halkımız tarafından onaylanmaması halinde, ülkemiz ve demokrasimiz gerçekten derin bir nefes alacaktır.

09/02/2017
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget