Boğaziçi Krizini Daha Da Tırmandıracak Bir Karar

Boğaziçi Krizini Daha Da Tırmandıracak Bir Karar Krizin üzerine körükle giderek, krizi tırmandırmaya niyetli olduğu, bu nedenle de rektör krizine ila

Boğaziçi Krizini Daha Da Tırmandıracak Bir Karar

Boğaziçi Üniversitesine,  partili Cumhurbaşkanı tarafından dışarıdan atanan kayyum rektör nedeniyle,  üniversite öğrencileriyle akademisyenler tarafından başlatılan anayasal, demokratik ve barışçıl protestolar devam ederken, bugün (06/02/2021) Resmi Gazetede yayınlanan 3519 sayılı Cumhurbaşkanı kararıyla,  Boğaziçi Üniversitesi bünyesinde bir gecede Hukuk ve İletişim Fakültelerinin kurulması, çok düşündürücüdür. 

Bu kararın,  zamanlaması itibariyle,  tam da bu direnişe denk gelmesi anlamlıdır. 

Üniversiteye atanan ve öğrenciler tarafından istenmeyen adam ilan edilen kayyum rektör, üniversitede görevli öğretim kadrosu tarafından da benimsenmemiş ve dışlanmış olup;  bu nedenle, rektör yönetimini kurabilecek öğretim görevlisi bulmakta zorlanmakta ve görevini tam olarak icra edemez konumdadır. 

Rektörü atayan partili cumhurbaşkanının,  bugüne kadar uyguladığı siyaset yönteminin; insanları bölmek, kutuplaştırmak ve toplumda gerginlik yaratmak ve bundan siyasi çıkar sağlamak olduğu dikkate alındığında, partili cumhurbaşkanının;   tanıdık aynı yöntemi kullandığı, Boğaziçi Üniversitesine atadığı ve en başta öğrenciler olmak üzere,  tüm öğretim elemanlarının da kabul etmedikleri rektörü görevden alarak, üniversite içinden sevilen bir akademisyeni rektör atayarak, ortaya çıkan krizi sonlandırmaya niyetli olmadığı, krizin üzerine körükle giderek,  krizi tırmandırmaya niyetli olduğu, bu nedenle de rektör krizine ilaveten bir de sürpriz bir kararla hukuk ve iletişim fakültelerinin kurulmasına karar verip, üniversitede fakülte krizi yaratmayı ve gerginlik politikasından siyasi yarar sağlamayı düşündüğünü değerlendiriyoruz. 

Çok yazık. Siyasi iktidarın başı olan zatın, kendi kararları dışında çıkacak krizleri dahi sonlandırmak için gayret sarf edeceğine, kendi yarattığı rektör krizine,  yine kendi kararıyla fakülte krizi ilave etmesini anlayamıyoruz. 

Yeni fakülteler kurulmasıyla güdülen amaç,  çok açık bir şekilde anlaşılmaktadır. 

Boğaziçi Üniversitesine, üniversite yönetiminden habersiz, ülkenin ihtiyacının bulunup bulunmadığı araştırılıp sorgulanmadan,  bir gecede hukuk ve iletişim fakültelerinin kurulmasının tek amacı olabilir, bize göre; o da,  kurulan bu yeni fakülte kadrolarına yandaş öğretim üyeleri atanarak, istenmeyen dışarıdan atanan kayyum rektöre, kurulan yeni fakültelerin dışarıdan atanacak bu yandaş öğretim üyeleriyle kadro takviyesi yapmak ve rektörün üniversite içindeki yalnızlığını gidermek ve kadrosunu oluşturarak görevine başlamasını sağlamaktır. 

Ülkenin birliğinden ve huzurundan sorumlu olan partili cumhurbaşkanının,  Boğaziçi krizinin üzerine körükle giden bu yeni icraatı da göstermiştir ki; ülkenin, siyasi ihtirasına yenik düşen tek adamın kararlarıyla yönetildiği cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi,  asla bu ülkenin hayrına değildir.  

Güner Yiğitbaşı

06/02/2021

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu 

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget