AKP Genel Başkanı, meydanlarda nutuk atarak ve ülkemizi kast ederek, burası çadır devleti değildir diyor ama, maalesef; saygın T. C. Devletini çadır devleti konumuna getirdi bu iktidar.
Bir bakıyorsunuz, bağımsız ve görev teminatı olan Merkez Bankasının başkanı, görev süresi dolmadan, bir gece yarısı operasyonu ile görevden alınıyor ve onun yerine, maliye kökenli olmasına rağmen, Merkez Bankası tecrübesi olmayan eski bir Maliye Müfettişi ve Maliye Bakanı, AKP eski milletvekili, bugünün Saray'ın Strateji ve Bütçe Başkanı, siyasetçi Naci AĞBAL, Merkez Bankası Başkanlığına getiriliyor ve iki gün sonra da, akşam saatlerinde, Maliye ve Hazine Bakanı ve Erdoğan'ın damadı Berat ALBAYRAK, sosyal medya hesabından, bakanlıktan istifa ettiğini duyuruyor.
Aradan geçen saatlere rağmen, ALBAYRAK'ın istifası, resmi olarak doğrulanmayarak piyasalar huzursuz ediliyor. Ne büyük bir ciddiyetsizlik ve sorumsuzluk, anlamak mümkün değil.
ALBAYRAK; istifasını Saray'a sunarak oradan resmi bir açıklama beklemeden, sosyal medyadan istifasını açıklıyor. Tam bir rezalet, sosyal medya üzerinden istifa modasını da, bu iktidar çıkardı maalesef.
Bize göre, Berat ALBAYRAK; ERDOĞAN tarafından gözden çıkarıldı, aslında başarısız bir bakan olduğu kesin ama, ALBAYRAK niçin başarısız oldu sorusuna cevap aradığımızda, asıl başarısız olanın, kendisinden talimat aldığı kayınpederi ERDOĞAN'ın kendisi, bakan ALBAYRAK'ın ise, bir günah keçisi olduğu, kesindir.
Bakanlar Kurulunu, yani ERDOĞAN'ın başkanlığındaki yürütme organını, bir insan vücuduna benzetecek olursak, insan vücudunun kalbi ve beyni konumundaki ERDOĞAN istifa edip gitmedikten sonra, dalak konumundaki Maliye ve Hazine Bakanı ALBAYRAK'ın istife ederek görevini bırakmasının, hastanın şifa bulması için hiçbir yararının olmayacağı açıktır.
Bize göre, ALBAYRAK istifa etmemiş, EDOĞAN tarafından istifaya zorlanmıştır.
Merkez Bankası Başkanlığına Naci AĞBAL'ın getirilmesi, ALBAYRAK'ın feda edileceğinin habercisi olmuştur.
Zira; siyaseten, Merkez Bankasının da patronu olan Maliye ve Hazine Bakanı Berat ALBAYRAK; yaşça ve devlet adamlığı, maliye ve ekonomi bilgi ve kariyeri ve tecrübesi itibariyle, Naci AĞBAL'dan çok geridedir.
Bu nedenle, Naci AĞBAL; Merkez Bankası Başkanı olarak, hiyerarşi gereği, Berat ALBAYRAK'dan talimat ve tavsiye almayı kabul edecek değildir. Bu itibarla, Merkez Bankası Başkanlığını kabul ederken, bunu gündeme getirmiş ve ERDOĞAN'dan Berat ALBAYRAK'ın Maliye ve Hazine Bakanlığından istifa ettirileceğinin sözünü almış olmalıdır.
Bize göre, Beraat ALBAYRAK'ın istifası, SOYLU'nun istifası gibi, danışıklı dövüşe benzememekte ve bu istifa, ERDOĞAN'ın talimatıyla gerçekleşen gerçek bir istifa olup, ERDOĞAN tarafından da kabul edilerek yürülüğe girecektir.
Yine bize göre, istifa eden Berat ALBAYRAK'ın yerine, yaşı ve kariyeri itibariyle, Naci AĞBAL'ı rahatsız etmeyecek, silik bir isim getirilecek ve Naci AĞBAL, Merkez Bankası Başkanlığının yanısıra, ERDOĞAN'ın gözetimi ve talimatları çerçevesinde, fiilen gölge bir Maliye ve Hazine Bakanı olarak da görev yapacaktır.
Ne yaparlarsa yapsınlar, ekonomi ve yatırım politikalarında; öncelikli, üretimi ve istihdamı artırıcı, gerçekçi ve köklü değişikliklere gidilmediği sürece, böyle istifalar, görevden almalar ve yeni görevlendirmelerle, ekonominin düzeltilemeyeceği, inkar edilemez bir gerçek olarak, karşımızda durmaktadır.
Güner Yiğitbaşı
09/Kasım/2020
Hukukçu
Yorum Gönder