Bu ülke nasıl kalkınsın, medenileşsin, insanlarımız nasıl mutlu olsunlar ki?
AKP iktidarı iş başında kaldığı, dini siyasete ve eğitime alet ettiği sürece bu imkansız.
AKP'nin Genel Başkanı; meydan konuşmalarında, sürekli olarak, CHP Genel Başkanına hitaben,
” Bay Kemal söyle arkadaşını, ben sana kim olduğunu söyleyeyim” deyip duruyor.
Bu söz güzeldir ve doğru bir sözdür gerçekten.
Ama bu söz AKP Genel Başkanı'nın ağzına hiç yakışmıyor.
AKP'nin genel başkanının en yakın mesai arkadaşı, zamanında kendisinin atadığı Milli Eğitim ve Milli Savunma Bakanlıkları yapmış, bu da yetmemiş kısa süre Meclis Başkanlığı yapmış ve şu anda da AKP Sivas Milletvekili olan İsmet YILMAZ,31 Mart seçimlerinde AKP'den aday olan bir kişiye oy istemek için, seçmenlere “adayımıza vereceğiniz oy, Ruzu Mahşerde beraat belgeniz olacak”diyebiliyor.
Bu sözü söyleyen zat ne kadar inkar etse de; seçmene söylemek istediği şey özetle şudur; ”adayımıza oy verin ki, bu oy sizin cennete giriş belgeniz, tapunuz olsun”
İslama ihanet ve Allah'a şirk koşmak anlamına gelen ve büyük günah teşkil eden bu söz, bize hiç sürpriz gelmedi, bu söze hiç şaşırmadık doğrusu.
Laiklik karşıtı eylem ve faaliyetlerin odağı haline geldiği, Anayasa Mahkemesinin kararıyla tescil edilen AKP'nin bir eski bakanı ve şu andaki milletvekili olan bu zattan, başka bir söz beklenemezdi zaten.
Şimdi, bu sözü sarf eden İsmet YILMAZ'ın arkadaşlarının,” söyle arkadaşını, senin kim olduğunu söyleyeyim” sözünden hareketle, ne yaptın İsmet bizi de mahvettin demeye hakları yok mudur?
Bay İsmet YILMAZ'ın söylediği sözün internette yer alan tanımlarına bir göz atalım.
Ruz; gün anlamına gelmektedir.
Mahşer; insanların muhakeme olunmak üzere toplanacağı yer anlamına gelmektedir.
Mahşer günü; kıyamet koptuktan sonra, insanların tanrı tarafından diriltilip hesap vermek için toplanacakları gün anlamına gelmektedir.
Peki kıyamet ne anlama gelmektedir? Kelime olarak; kalkmak, dikilmek, ayaklanmak anlamına gelmektedir.
Kıyametin kopması ise; evrenin düzeninin bozulması, her şeyin alt üst edilerek yok olması, yok olan ve ölen şeylerin yeniden yaratılıp diriltilerek ayağa kalkması ve mahşere doğru yönelmesi demektir
Beraat; aklanma anlamına gelmektedir. Beraat belgesi de, aklanmanın belgesi anlamındadır.
İsmet YILMAZ, sonradan, ”ben beraat belgesi değil, berat belgesi dedim” diyerek, sözlerinde düzeltme yapmaya kalkışmışsa da, bu dahi kendisini kurtarmaya yetmemektedir. Zira, berat da; bir haktan yararlanmak için devletçe verilen belge anlamına gelmektedir.
İsmet YILMAZ; “adayımıza vereceğiniz oy, Ruzu Mahşerde berat belgeniz olacaktır” demiş olsa dahi,bu sözlerden de; vereceğiniz oy, mahşer gününde Allah'a karşı hesap verirken, bu hesaptan yüz akı ile çıkarak, sizin cennete gitme hakkından yararlanmanız için gereken belgeniz olacaktır anlamı açıkça çıkmaktadır.
Bay İsmet YILMA,hiç uğraşmayınız, mızrak çuvala girmiyor, din istismarı, din simsarlığı, dini siyasete alet etmek, sizin üzerinizde eğreti durmuyor, sizin üzerinize çok yakışıyor, hiç dert etmeyiniz, keyfinize bakınız lütfen .
Anayasa Mahkemesi; AKP'nin laiklik karşıtı eylem ve faaliyetlerin odağı olmuştur kararı nedeniyle, bazı kişi ve çevrelerce ne kadar çok eleştiri almıştı, şimdi bu kararın doğruluğunu herkes anlamış olmalıdır.
30/01/2019
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Yorum Gönder