İlginç Bir Yazı - Güner Yiğitbaşı

İlginç Bir Yazı - Güner Yiğitbaşı
Bugün,İnternette gezinirken,28/Kasım/2010 tarihli, yaklaşık beş yıl önce kaleme aldığımız ve İLK KURŞUN Gazetesinde yayınlanan “Sayın Bülent Arınç'a Açık Mektup” başlıklı ilginç yazımıza gözümüz ilişti, baştan sona yeniden okuduk ve nereden nereye deme ihtiyacı duyduk.Bu ilginç yazımızı, AKP'nin ve üst kadrolarının nerelerden nerelere geldiğini anlamanız açısından, zamanında okuyamamış olan okurlarımız için aynen yayınlamak istiyoruz.

06/10/2015
Güner YİĞİTBAŞI
(İzmir Barosu Üyesi-Avukat)

SAYIN BÜLENT ARINÇ’ A AÇIK MEKTUP


Sayın ARINÇ; yaklaşık iki yıldan bu yana İnternet ortamında yayın yapan gazetelerde günlük olayları değerlendiren makale türü yazılar yazıyor ve sizin de mensubu olduğunuz AKP’ nin kulaklarını bir hayli çınlatıyorum. Yazılarıma denk gelip okuma imkanını bulup bulamadığınızı bilemiyorum.

Okurlarım, sizinle Ankara Hukuk Fakültesinden sınıf arkadaşı olduğumuzu, Ankara Hukuk Fakültesinden 1970 yılında birlikte mezun olduğumuzu bilmezler.
Değerli arkadaşım; siyasal ve dünya görüşlerimiz bir olmasa da, sizin, fakülte yıllarında başlayan ve benim de tanık olduğum siyasi faaliyetlerinizde, şiddete yer vermeyen bir tavır sergilemeniz, güzel hitabetiniz ve mütevazi kişiliğiniz, ben de, size karşı bir sevgi ve saygı oluşturmuştu.
Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olmanızdan sonra da, özellikle bana, ismen hitap etmeyip, hala “Güner Bey” diye hitap ederek, şahsıma gösterdiğiniz tevazuyu, her zaman taktir etmiş ve her vesileyle bunu dostlarımla paylaşmışımdır.
Sayın Arınç; hatırlar mısınız? Siz, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olduktan sonra, sizi makamınızda ziyaret edip kutlamış ve benim de içlerinde bulunduğum 2000 yılından önce emekli olan, toplam 30-40 askeri hakim ve savcının uğratıldığı mağduriyetin giderilmesi için, İzmir Milletvekili dostum sayın Bülent BARATALI tarafından Meclis Başkanlığına sunulan bir yasa teklifinin, yasalaşması için yardımlarınızı istirham etmiştim.
Siz de beni dinlemiş ve hazırlayıp size sunduğum konuyla ilgili dosyayı alarak, konuyu AKP’ li hukukçu milletvekillerine inceleterek, yardımcı olacağınızı vaat etmiştiniz.
Haklı olarak, şimdi bana soracaksınız, Güner bey; hem de açık mektup yazarak, bunları bana niçin hatırlatmak gereğini duyuyorsunuz diye.
Size hemen cevap vereyim..
Aramızda geçen ve biraz da özel’ e kaçan mazideki bu görüşmemizi anlatmaya, beni mecbur bıraktınız.
Görsel ve yazılı basında yer alan bir demecinize, herkes gibi ben de üzülerek tanık oldum.
Özetle, diyorsunuz ki; açığa alınan üç generalin davasına bakan Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde görev yapan hakimler dahil, tüm askeri hakimler, yarbay ve albay rütbesinde oldukları için, üstleri olan generallerin emirlerine göre karar verirler, askeri hakimler bağımsız ve tarafsız değildirler.
Askeri Yüksek idare Mahkemesinin hakim sınıfından gelen hukukçu üyeleri ile diğer askeri mahkemelerde görev yapan tüm hukukçu askeri hakimler yönünden, yakışık almayan ve çok çirkin olan bu görüşlerinize şiddetle karşı çıkıyorum ve sizi kınıyorum. AYİM’ in, azami dört yıllığına geçici olarak ve emaneten hakim olarak görev yaptıktan sonra, askeri idari kadrolara tekrar geri dönen ve generallerden sicil alarak terfi etmek zorunda olan kurmay subay kaynaklı hukukçu olmayan, hakim teminatından yoksun üyeleri için ise, sizinle aynı görüşü paylaşıyorum.
Hukukçu olmayan ve hakimlik teminatları bulunmayan subay üyeleri nedeniyle, Askeri Yüksek İdare mahkemesinin bağımsız ve tarafsız bir yargı merci’ i olamayacağına dair makaleler yazdığımı da bilmenizi isterim.
Sayın ARINÇ; mademki, askeri hakimler ve onların görev yaptıkları askeri mahkemeler, sizce, emir komuta zinciri içinde çalışan ve hukuka aykırı kararlar veren mahkemelerdi, sekiz yıldır tek başınıza ülkeyi yönetip, Meclis çoğunluğunuza dayanarak istediğiniz yasayı çıkarıyorken, elinizi tutan mı vardı, niçin askeri hakimleri ve askeri mahkemeleri bağımsız kılacak yasal ve Anayasal düzenlemeler yapmadınız? Sizin savınız doğru ise; siz de, iktidar olduğunuz dönemde, askeri mahkemelerde yargılanıp bağımlı askeri hakimlerin verdikleri kararlarla mağdur olan kişilerin bu mağduriyetlerine bilerek göz yummuş, görevinizi savsaklamış ve kötüye kullanmış olmuyor musunuz?

Üç generali, hukuka aykırı olarak, açığa almak zorunda kaldığınız olaylardan sonra mı aklınız başınıza geldi?
Ayrıca, şunu da iyi biliniz ki; 12 Mart 1971 darbesinin mahsulü olan ve bugünkü yapısı itibariyle, bağımsız ve tarafsız olması mümkün bulunmayan Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin, bağımsız hale getirilmesi veya tamamen kaldırılması için, çok önce, zamanın Adalet Bakanı Cemil ÇİÇEK’e mektup yazmıştım.
Mensubu olduğunuz AKP iktidarı, kendi iktidarı için bir sakınca görmediğinden, bana dokunmayan yılan bin yaşasın, bağımsız olmasın ama yandaş olsun, hiç değilse benim iktidarıma zarar vermesin zihniyetiyle, Askeri Yüksek İdare Mahkemesini bağımsız kılacak veya tamamen ortadan kaldıracak yasal ve Anayasal bir girişimde bulunma gereğini duymadı.
Gazetede yayınlanan son yazımızda belirttiğimiz gibi, AKP iktidarı, üç general olayından sonra, karşı karşıya geldiği, kuyruğuna basan AYİM’ in kaldırılmasını dile getirmeye başladı.
Sayın ARINÇ; lideriniz Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, iki başlı yargı olmaz diye demeçler vererek, AYİM’ in kaldırılmasının ilk sinyallerini vermeye başladı.
Sayın ARINÇ; AYİM’ i kaldırmak, sizin de mensubu olduğunuz AKP iktidarına nasip olsa dahi, bu girişiminizin; hiçbir şekilde yargı bağımsızlığına verdiğiniz önem ve öncelikten kaynaklanmadığı, AYİM’ in, açığa aldığınız üç general hakkında verdiği, iktidarınızın hoşuna gitmeyen yürütmeyi durdurma kararından kaynaklandığı, kimsenin gözünden kaçmayacaktır.
Sayın ARINÇ; yeniden, hukukçu olan askeri hakimlere yönelik emir komuta zinciri içinde karar verirler eleştirinize dönmek ve size yaşanmış olan bazı gerçekleri hatırlatmak istiyorum.
Hatırlamanız lazım. Sanırım sizin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olduğunuz dönemdi. Meclis Milli Savunma Komisyonu Başkanlığına, ismi lazım değil, Aksaray Milletvekili olan ve aynı zamanda Yüksek Askeri Şura kararıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinden ilişkisi kesilmiş bulunan hukukçu bir askeri hakim seçilmişti.
Sonra ne oldu? Kıyamet koptu.
Genelkurmay devreye girdi ve siz, bizim Türk Silahlı Kuvvetlerinden attığımız bir kişiyi, nasıl Milli Savunma Komisyonu Başkanlığına getirirsiniz demiş olmalı ki, Askeri hakimlerin emir ile karar verdiği suçlamasını yapan siz ve mensubu olduğunuz AKP iktidarı, duvarında “Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir.” yazılı olan Meclisin Milli Savunma Komisyonu Başkanını değiştirmek zorunda kaldınız. Mensubu olduğunuz AKP iktidarı ve başkanı olduğunuz AKP çoğunluklu Meclis, sıkça tekrarladığınız milli iradeye, milletin seçim sandığında verdiği emanete sahip çıkma cesaretini gösteremedi.
Sayın ARINÇ; gelelim diğer meseleye, yukarıda belirttiğim, 2000 yılından önce emekli olan, yaklaşık 30-40 emekli askeri hakimin, özlük haklarına yönelik mağduriyetini önleyecek olan ve yasalaşması için yardım vaat ettiğiniz yasa teklifinin başına gelenlere.
Sayın ARINÇ; işlerinizin yoğunluğundan(!) unutmuş olabilirsiniz, bu nedenle size hatırlatayım. Benden, inceletmek üzere, konuyla ilgili dosyayı aldıktan sonra, aradan geçen uzun zamana rağmen sizden bir ses çıkmayınca, sizi cep telefonunuzdan arayıp konuştuğumuzda, bana aynen; “Güner bey, bu yasa teklifine Genelkurmay karşı çıkıyor, Genelkurmayın karşı olduğu bir yasayı biz çıkaramayız.” demiştiniz.
İnanç sahibi bir Müslüman olduğunuza göre, umarım bana verdiğiniz bu cevabı inkar etmezsiniz.
Sayın ARINÇ; sizinle yaptığım telefon görüşmesi üzerine, beni ziyadesiyle üzen, ben de düş kırıklığı yaratan ve beni demokrasiden soğutan husus, “ Genelkurmayın karşı olduğu yasayı çıkaramayız” cevabınız oldu.
Sayın ARINÇ; söz konusu yasa teklifi, seçimlerin yenilenmesi üzerine kadük oldu ve değerli dostum İzmir Milletvekili Sayın Bülent BARATALI seçimlerden sonra aynı yasa teklifini yineledi ve Genelkurmayın karşı çıkması nedeniyle yasalaştıramayacağınızı beyan ettiğiniz bu yasa teklifi, hala ilgili komisyonların tozlu raflarında beklemeye devam ediyor.
Sayın ARINÇ; bunları size hatırlatmaktaki amacım, bir zamanlar şiddetle karşı çıktığınız, bugün ise ipine sıkı sıkıya sarıldığınız Avrupa Birliği sayesinde artık Genelkurmay korkusu kalmadığına göre, bu yasayı çıkarmakta artık bir engelinizin kalmadığını hatırlatmak değildir.
Askeri hakimlere yönelik olarak, bunlar emir komuta zinciri içinde karar verirler suçlamasını yapmaya hakkınızın ve yüzünüzün olamayacağını anlatmaya çalışıyorum.
Sayın ARINÇ; halkın çoğunluk oylarını alarak seçildiğiniz Türkiye Büyük Millet Meclisinde, arkanızdaki halk desteğine rağmen yapamadıklarınızı göz ardı ederek, bugüne kadar olağanüstü dönemlerde dahi korkmadan hukuka uygun kararlar vererek şerefleriyle yargı görevi yapan, içtihatları, sivil mahkemelerde bugün dahi savunma amacıyla kullanılan askeri hakimleri, emirle iş gören kişiler olarak suçlamanızı anlamakta cidden zorlanıyorum.
Saygılarımla.
28.Kasım.2010
Güner YİĞİTBAŞI ( Emekli Askeri Savcı )
İLK KURŞUN

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget