Özgür Ve Çoğulcu Demokrasinin Cılkını Çıkardınız

Cumhur İttifakı; çoğulcu ve özgürlükçü demokrasiyi, yasaklar ve çoğunlukçu demokrasi haline getirerek, çoğulcu ve özgürlükçü demokrasinin cılkını çık

Özgür Ve Çoğulcu Demokrasinin Cılkını Çıkardınız
AKP ve MHP'den oluşan Cumhur İttifakı koalisyonu; çoğulcu demokrasiye, genel kurul salonunun duvarında “Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir” yazılı olan Türkiye Büyük Millet Meclisine, milli iradeye tam bir ihanet içindedir. 

Cumhur İttifakı koalisyonu; kırıntısı kalan çoğulcu ve özgürlükçü demokrasiyi, yasaklar ve çoğunlukçu demokrasi haline getirerek,  çoğulcu ve özgürlükçü demokrasinin cılkını çıkarmıştır. 

Bugüne kadar,  ana muhalefet  partisi dahil, muhalefetteki partilerimizin hiçbir önergesi ve yasa teklifi,  mecliste olur görmemiş ve AKP ile MHP çoğunluk oylarıyla tümü reddedilmiştir. 

Şimdi bu yazıyı yazarken bir yandan da Halk Tv. yi izliyorum,  altılı masanın hazırladığı anayasa değişikliği önerileri tartışılıyor. Bize göre,  en güzel ve demokratik, özgürlükçü anayasa da yapsanız, önemli olan uygulamadır. 

İngiltere’de yazılı bir anayasa dahi olmadığı, geleneksel krallık ve saray düzeninin, muhafazakarlığın gereği olarak,  sembolik bir şekilde devam ettirilmesine rağmen, demokrasinin ve özgürlüklerin  beşiği olarak anılmaktadır. 

Bugün, ülkemizde  yürürlükte olan darbe anayasası dahi,  ihtiva ettiği hükümleriyle tam olarak uygulansa, bizi şu anda yönetenlerin yüreklerinde çoğulcu demokrasi,  hak ve özgürlükler sevgisi olsa,  ülkemiz güllük gülistanlık olur. 

Her zaman diyoruz, anayasalar ve yasalar hiç önemli değildir, önemli olan bu yasaları ve anayasaları uygulayanların demokrasi ve özgürlüklere olan inanç ve sevdasıdır. 

En iyi anayasa ve yasalar dahi;  kötü, otoriter, demokrasiden ve özgürlüklerden yana nasibini almayan yönetici ve uygulayıcılar elinde kötü sonuçlar doğurabilir, aynen şimdi ülkemizde olduğu gibi. 

Bu nedenle altılı masanın iktidar olduğunda anayasada yapacağı değişiklikler,  bize göre hiçbir değer taşımamaktadır, sadece şekilden ibarettir. 

Ben şahsen, altılı masanın anayasada yapmayı düşündüğü değişikliklerden ziyade, altılı masanın bileşenleri partilerin hal ve hareketlerine,  söylemlerine,  tavırlarına, söylemleriyle eylemleri arasındaki tutarlılığa, her şeyden önemlisi de samimiyetlerine önem vermekteyim.  

Ona kalırsa tek adam ERDOĞAN da, camdan okuyarak yaptığı konuşmalarında demokrasiyi, hak ve özgürlükleri dilinden düşürmüyor. Ülkede yaşamıyor, söylemlerle eylemleri, uygulamaları görüp mukayese imkanı bulamıyor olsanız, ERDOĞAN'a Nobel Özgürlük ve demokrasi ödülü verirsiniz. 

Kadınlara şiddetin önlenmesi gününde, bu günü anmak isteyen kadınlara orantısız devlet ve polis şiddetinin kullanıldığı, kadınların gözaltına alındıkları ve iktidar tarafından şiddete maruz kaldıkları  bir ülkede yaşıyoruz. Buna rağmen,  bizi yönetenlerin dillerinde demokrasi ve özgürlük lafları hiç düşmüyor, demokrasi ve özgürlükler,  sadece içleri boş kavramlar olarak, havalarda uçuşuyor. 

İstiklal caddesinde terör bombası patlatılıyor, insanlarımız ölüyor ve yaralanıyor, muhalefet partileri, bu eylem meclis tarafından araştırılsın diye önerge veriyor, bu önerge AKP ve MHP koalisyonunun çoğunluk oylarıyla,  mecliste reddediliyor. 

Yetmiyor, ülkedeki varlıksız yoksul öğrencilere yemek yardımı yapalım, karınlarını doyuralım diye muhalefet meclise bir öneri getiriyor ve bu öneri de AKP ve MHP koalisyonunun milletvekillerinin oylarıyla reddediliyor, bu oylamanın yapıldığı mecliste demokrasicilik, demokrasi evciliği oynanıyor ve bu meclise,  Türkiye Büyük Millet Meclisi deniyor. 

Hadi oradan sen de. 

Bu ülkede; ne, azınlığın da sözünün geçtiği çoğulcu bir demokrasi vardır. Ne de, muhalefetiyle ve iktidarıyla,  tüm milletin ve onun temsilcilerinin sözlerinin geçtiği gerçek bir Türkiye Büyük Millet Meclisi vardır. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi; saraydaki tek adamın,  iradelerine hükmettiği,  iradelerini saraydaki partili cumhurbaşkanı  tek adamın emrine ve talimatına terk eden, sadece AKP ve MHP çoğunluğunun temsil edildiği,  AKP ve MHP çoğunluğunun meclisine dönüştürülmüş olup, ülkenin içinde bulunduğu buhran da, bu çoğunlukçu demokrasi anlayışı ve uygulamasının doğal bir sonucudur.

Güner Yiğitbaşı

28/11/2022

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget