Anayasasında; insan hak ve özgürlüklerine dayalı demokratik ve laik bir hukuk devleti olduğu yazılı olduğu halde, fiiliyatta demokrasinin, hukukun, insan hak ve özgürlüklerinin bulunmadığı, siyasal iktidarın ve emrindeki yargının, sürekli olarak, vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini ihlalde yarıştıkları ülkemizde, hak ihlali gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine yapılan kişisel başvuru sayısın her geçen gün artması, çok doğaldır.
Anayasa Mahkemesinin; bireysel başvuru sayısının her geçen gün artmasından bunalmış olması, bireysel başvuru dosyalarının çoğalması, bireysel başvuru hakkına, siyasal iktidarın, yürütmenin bir organı olan Adalet Bakanlığına bir ön inceleme, eleme ve sınırlama getirme olanağı verilmesinin haklı bir nedeni olamaz.
Hak ihlali nedeniyle Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuruların konusunu teşkil eden hak ihlalleri; siyasal iktidarın, yani yürütme organının ve onun emrinde çalışan yargının eylem, işlem ve kararlarından kaynaklanmaktadır.
Bu nedenle, hak ihlaline dayalı bireysel başvuruların ön inceleme ve elemeye tabi tutulması için Adalet Bakanlığına bir hak ve yetkinin tanınması, kuzunun kurda teslimidir, sanığın yargıç koltuğuna oturtulmasıdır, bireysel başvuru hakkının özüne dokunmak ve bu hakkın yok edilmesidir.
Anayasa Mahkemesinin iş yükünün azaltılmasının çaresi; yürütme organına, yani, hak ihlallerinin failine, bireysel başvuru taleplerini ön incelemeye tabi tutarak eleme yetkisinin verilmesi olamaz.
Böyle bir yasal düzenleme, Anayasa ile kişilere tanınan bireysel başvuru hakkının, yasa yoluyla ortadan kaldırılmasıdır.
Bize göre çare; Anayasa Mahkemesinin, başvuruların üstesinden gelecek şekilde kadro ve teşkilat olarak güçlendirilmesi, siyasal iktidarın ve emrindeki yargının, kişilerin hak ihlallerine son verecek olan hukuka, anayasaya. yasalara, hak ve özgürlüklere saygılı tutum takınmalarıdır.
Buradan Anayasa Mahkemesine de bir gönderme yapalım. Bireysel hak ihlali başvurularından, sayıca fazla diye şikayetçi olarak, bireysel başvuru hakkının ortadan kaldırılması için fırsat kollayan siyasal iktidara olanak tanımayın ve böyle bir yasal düzenlemenin maşası olmayın lütfen.
Güner Yiğitbaşı
18/11/2022
Hukukçu
Yorum Gönder