Bu kafayla giderseniz KKTC'yi kimse bağımsız devlet olarak tanımaz!...

Bu kafayla giderseniz ve bu yaklaşımı sergilerseniz, bizden başka hiçbir devlet, KKTC'yi bağımsız bir devlet olarak tanımaz ve biz de niçin tanımıyor

Bu kafayla giderseniz KKTC'yi kimse bağımsız devlet olarak tanımaz!...
Bu kafayla giderseniz ve bu yaklaşımı sergilerseniz, bizden başka hiçbir devlet,  KKTC'yi bağımsız bir devlet olarak tanımaz ve biz de niçin tanımıyorsunuz büyük elçilik açmıyorsunuz diyerek diğer devletlere kızma hakkına sahip olamayız. 

KKTC'nin;  diğer ülkeler tarafından bağımsız bir devlet olarak tanınması ve bunu diğer devletlerden beklememiz için, ilk önce,  T. C. Devleti olarak bizim,  KKTC'yi bağımsız bir devlet olarak görmemiz,  KKTC'ye bu anlayışla yaklaşmamız ve bu ülke ile ilişkilerimizi, bağımsızlığına saygı göstererek,  insanlarının soydaşımız olması ve garantör devlet çerçevesinde, çok hassas bir şekilde yürütmemiz zorunludur. 

Bu zorunluluğa rağmen; iş başındaki AKP iktidarının,  KKTC ile ilişkilerimizde uyguladığı politikalara baktığımızda, her alanda bu ülkenin içişlerine burnumuzu soktuğumuzu, KKTC'yi bir  sömürge, bir vilayetimiz gibi kabul ettiğimizi,  KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimine müdahale ederek,  istediğimiz adayın cumhurbaşkanı seçilmesi için elimizden gelen gayreti gösterdiğimizi ve istediğimiz adayı cumhurbaşkanı seçtirdiğimizi,  görüyoruz. 

AKP Genel Başkanı ve partili Cumhurbaşkanı,  geniş bir heyetle Kıbrıs barış Harekatının 47. yıldönümü için KKTC'ye giderek KKTC parlamentosunda bir konuşma yapmış, KKTC'ye gitmeden önce, ülkemizde KKTC için vereceğini beyan ettiği müjdeyi açıklamış olup, bu müjdesinde; ”KKTC'nin cumhurbaşkanlığının ne doğru dürüst cumhurbaşkanlığı binası var,  ne de parlamento binası var.  Bunu KKTC'ye yakıştırmıyoruz.  Cumhurbaşkanlığı binası bir gecekondu bunu da yakıştırmıyoruz.  Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile ilgili çalışmanın projesi bitti,  inşasına başlıyoruz.  500 dönüm arazi içinde külliyeleri yapacağız.  İstiyoruz ki millet bahçesini de orada gerçekleştirelim.  “demiştir. 

Şu müjdeye bakar mısınız?

KKTC'nin içişlerine doğrudan müdahale ve bağımsız bir devlet yerine bir vilayetimiz gibi yaklaştığımız yetmiyormuş gibi, sözüm ona bağımsız olan ve diğer ülkelerin tanımalarını istediğimiz KKTC'nin Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento binasına dahi karışıyoruz, mevcut binaların KKTC'ye yakışmadığını söyleyerek, KKTC'ye sormadan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile ilgili çalışmanın projesinin bittiğini, 500 dönüm arazi içinde Külliye inşasına başlayacağımızı sürpriz bir müjde olarak açıklama hakkını kendimizde buluyoruz. 

Sana ne kardeşim, KKTC'nin Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento binasından, bunların gecekondu gibi olup KKTC'ye yakışmadığından?

Renkler ve zevkler tartışılmaz. Anavatandan yardım görerek ayakta durmaya çalışan,  henüz diğer ülkeler tarafından tanınarak tam bağımsızlığına kavuşmamış olan KKTC'nin itibarını, orada Cumhurbaşkanı Sarayı ve Külliyesi yaparak sağlayacağınızı mı zannediyorsunuz?

Ülkemizde, itibardan tasarruf olmaz mantığı ile yaptırdığınız 1150 odalı kışlık, 500 odalı yazlık ve Ahlat saraylarından sonra, sıra KKTC'de yaptırmayı planladığınız Cumhurbaşkanlığı Kıbrıs adası sarayına mı geldi?

Maraş'ın kullanıma açılacağı konusunda da açıklamalar yapılarak,  KKTC'nin geleceği tehlikeye atılmakta, Birleşmiş Milletler ile KKTC karşı karşıya getirilmek istenmektedir. 

AKP Genel Başkanı ve partili Cumhurbaşkanı; KKTC'yi,  bağımsız bir devlet olma statüsünden uzaklaştıran ve onu T. C. nin bir vilayeti, KKTC Cumhurbaşkanını da, T. C. nin; KKTC nezdinde bir il valisi konumuna düşüren beyan ve davranışlarından vazgeçmelidir. 

Sanırız; AKP Genel Başkanı ve partili Cumhurbaşkanı; KKTC Parlamentosunda yaptığı konuşmasında açıkladığı müjde ile KKTC Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Külliyesi müjdesi adı altında ve üstü örtülü bir şekilde, ülkemizdeki kışlık, yazlık ve Ahlatdaki Van Gölü manzaralı sarayından sonra, Kıbrıs adasında,  Akdeniz manzaralı, sayıca  dörde ulaşan Kıbrıs Sarayının müjdesini vermiş olmalıdır.  

İtibardan tasarruf olmaz. Kıbrıs Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Külliyesi yetmez, Kıbrıs Cumhurbaşkanlığı Sarayından hemen sonra,  KKTC'yi ülkemize karadan bağlayacak olan, geçiş garantili bir asma köprü istiyoruz,  Sayın ERDOĞAN'dan. 

Güner Yiğitbaşı

22/07/2021 

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget