Yalayacaksan Tükürmeyeceksin!....

Yalayacaksan Tükürmeyeceksin!....Günlük hayatta çok kullandığımız bir deyim vardır. Bunlardan biri de; ”Tükürdüğünü yalamak” deyimidir.

Yalayacaksan Tükürmeyeceksin!....
Günlük hayatta çok kullandığımız bir deyim vardır. 

Bunlardan biri de; ”Tükürdüğünü yalamak” deyimidir. 

Peki,  ne anlama geliyor bu söz?

En kısa ve basit anlamıyla; verdiği sözden dönmek.  Vaat ettiklerini küçülmeyi göze alarak yapmamak,  sözünü geri almak, geri adım atmak. Anlamına gelir, tükürdüğünü yalamak. 

İnsanlar, bazı söylediklerinden veya yaptıklarından pişman olarak,  geri adım atabilirler. 

Bu, biz insanlar için doğal karşılanabilir, yanlışından geri dönmek, geri adım atmak,  bir erdem olabilir, biz insanlar için. 

Ama, devlet adamlarının, siyasi iktidarların, devlet adına bir konuda karar verip adım atarlarken,  alacakları  o karar, iç politikada kendilerine kısa vadede politik bir  kazanç sağlasa da,  biz insanlardan çok daha dikkatli olmaları, sonradan itibar kırıcı ve küçültücü bir şekilde,  aldıkları kararlardan geri dönmek zorunda kalmaları, asla kabul edilemez, hoş görülemez. 

Türkiye ve Mısır arasındaki diplomatik ilişkilerde bugün gelinen nokta; bize,  ister istemez,  tükürdüğünü yalamak deyimini hatırlattı. 

Ne olmuştu?

Müslüman Kardeşler ideolojisinin temsilcisi İhvancı eski Mısır Devlet Başkanı Mursi;  Sisi tarafından,  askeri bir darbeyle devrilince, aynı ideolojinin sempatizanı iş başındaki AKP iktidarının lideri ERDOĞAN; kardeşim dediği ve çok sevdiği Mursi'ye sahip çıkmış ve seçimle iş başına gelen Mursi'nin devrilmesi nedeniyle,  darbenin lideri Sisi'ye ve darbe yönetimine karşı tavır alarak,  onları gayrimeşru ilan etmiş,  tanımamış ve Mısır ile diplomatik ilişkileri,  maslahatgüzar seviyesine indirerek,  Kahire Büyükelçimizi geri çekmiş ve Mısır'ın Ankara Büyükelçisi de ülkesine dönmüştü. Şu anda,  diplomatik ilişkilerimiz Büyükelçi düzeyinde değil.  

ERDOĞAN; kardeşim dediği, Ankara’da ağırladığı ve ziyaretine gittiği Mursinin devrilmesini, Mısırın bir iç sorunu olarak kabul etmeyerek, zehir zemberek açıklamalar yapmış ve adeta Mısır'ın iç işlerine karışan bir tavır sergilemişti. 

Suriye meselesinde de aynı hata yapılmamış mıydı?

Suriye'nin içişlerine de burnumuzu sokmamış mıydık?

Sonra ne oldu?

Yüzlerce şehit, milyonlarca Suriyeli sığınmacı, akan milyar dolarlar, kaynayan bir Kuzey Suriye, Kuzey Iraktan sonra Kuzey Suriyede de,  özerk Kürt yönetimi, yeni bir devletin kuruluş sancıları. 

Mısır ile ilişkilerin bozulması da, Kıbrıs’ın bulunduğu Doğu Akdeniz deniz yataklarındaki doğalgazın paylaşımında aleyhimizde sorun yaratmış ve Mısır'ın ülkemizin yanında yer almamasının eksikliğini ve mahzurlarını görmüş bulunuyoruz ve bu nedenle,  Mursi nedeniyle Mısır ile bozulan ilişiklerimizin yeniden  düzeltilmesi için, tükürdüğümüzü yalama aşamasına gelmiş bulunuyoruz maalesef. 

Geçtiğimiz günlerde,  Dışişleri Bakan ÇAVUŞOĞLU;  açık bir şekilde,  Mısır ile diplomatik ilişkilerin yeniden kurulması için,  önkoşulsuz görüşmelere hazır olduğumuzu açıkladı. 

Dikkatinizi çekiyorum. 

ÇAVUŞOĞLU; önkoşulsuz görüşebileceğimizi açıkladı. 

Peki, Mursi'nin hakları ve itibarı ve Müslüman Kardeşlere ne oldu?

Mursi'yi sattınız demek ki. 

Mısırın askeri darbe lideri Sisi'ye biat kararı aldınız, darbe yönetimini tanıdınız demek ki. Bu tükürdüğünü yalamak değil de nedir söyler misiniz?

Üzücü olan nedir biliyor musunuz?

ÇAVUŞOĞLU'nun; Mısır ile ilişkilerimizin düzeltilmesi ve eski haline gelmesi için, hiçbir önkoşul sunmayacağız demesine karşılık, Mısır yönetimi ise;  Mısır ve Türkiye arasındaki ilişkilerin düzelmesi ve eski haline gelmesi için, önkoşul ileri sürmekte ve Mısır ve diğer Arap Ülkelerinin içişlerine karışılmamasını, Mısırın egemenlik haklarına ve ilkelerine saygı gösterilmesini, önkoşul olarak,  şart koşmaktadır. 

İşte,  ATATÜRK Cumhuriyetinin;  AKP iktidarı tarafından düşürüldüğü,  üzücü, onur kırıcı ve acıklı durumu budur,  maalesef. 

Mısır'ın dahi, bize el uzatmak, ilişkileri normale çevirmek için önkoşul koyabildiği ve bunda da yerden göğe kadar haklı olduğu halde; biz, iş başındaki  AKP iktidarının kendi ideolojisine ve kaprislerine yenik düşerek aldığı ve şimdi yalamak zorunda kaldığı hatalı karar ve davranışlarının onur kırıcı ezikliğini yaşıyor ve beğenmediğimiz darbeci Mısır yönetimine; önkoşulsuz, ilişkilerimizi düzeltebiliriz çağrısı yapmak zorunda kalıyoruz.  

Güner Yiğitbaşı

13/03/2021

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget