Muharrem İNCE; maalesef, isyan bayrağını çekerek, CHP'yi iktidar yolunda ilerleyen parti görünümünden, parti içi çekişmelerin partisi konumuna getirmiştir.
İNCE'nin çıkışından bugüne kadar, Cumhur İttifakı ve havuz medyası, ellerini ovuşturarak, CHP'yi itibarsızlaştırmak ve bölmek adına, İNCE'yi ağızlarına sakız yapmışlardır, bu ayıp da Muharrem İNCE'ye yeter herhalde.
İNCE; suskunluğunu bozarak, niyetinin yeni parti kurmak olmadığını, parti içinde bir hareket başlattığını, Cumhurbaşkanı adayı olmak ve aldığı %31 oy oranını, %51'e yükselterek, Cumhurbaşkanı olmak istediğini açıklayarak, boyunu ve çapını çok aşan çok iddialı bir beyanda bulunmuştur.
Sayın İNCE: bilmelidir ki; CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olarak girdiği geçen seçimde aldığı %31 oranındaki oy, kendi şahsına verilen oylar değildir.
Kötünün iyisi olarak, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı yapılmış, pek de kısa sayılmayan propaganda dönemi sonunda girdiği seçimde, seçimi ilk turda kazanamadığı gibi, seçimin ikinci tura kalmasını dahi sağlayamamış, seçim gecesi sessizliğe gömülerek, seçmenlerinin karşısına dahi çıkamamış, mağlubiyeti kabul etmiştir.
Bu nedenle, İNCE kendisine bağlanan umut ve güvene layık olamamış, miktarları çok az olan fanatik taraftarları dışında, seçmen nezdinde itibarını ve inandırıcılığını kaybetmiş olup, CHP'nin yapılacak yeni seçimde kendisini yeniden Cumhurbaşkanı adayı göstermesi halinde, CHP'nin çıkışına rağmen, %31 oy oranına dahi erişemeyecektir.
O zaman, İNCE ne yapmak istemektedir?
Gerçekten anlamak mümkün değildir.
İNCE; kendi kafasına takılarak ve siyasi ihtiraslarına yenilerek, partiden ayrılmadan parti içinde paralel bir yapı ve hareket oluşturamaz. Buna hakkı ve yetkisi yoktur.
Parti içinde iktidar yarışının nasıl yapılacağı, Parti Tüzüğünde kurallara bağlanmıştır.
İNCE'de, iki kez iktidar yarışına girmiş genel başkanlığa aday olmuş ve kurultayda yeterli oyu alarak genel başkan seçilememiş ve son 37. Olağan Kurultayda da KILIÇDAROĞLU'nun karşısına genel başkan adayı olarak çıkama cesaretini gösteremeyerek, havlu atmış ve bu suretle CHP içinde Muharrem İNCE efsanesi sona ermiş, Muharrem İNCE defteri, bir daha açılmamak üzere kapanmıştır.
Bu arada, özellikle son yerel seçimlerde parti içinde Ekrem İMAMOĞLU, Mansur YAVAŞ gibi yeni yıldızlar parlamış ve olası bir seçimde CHP'nin Cumhurbaşkanı adayları olarak, seçmen tarafından açıkça dile getirilmeye başlanmıştır.
Bu koşullarda, İNCE'nin; yeniden, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesi imkansızdır. Aksi halde, CHP'nin seçimlerde başarılı olamayacağı çok açıktır.
Bize göre, İNCE'nin; CHP içinde feda edilemez bir oy tabanı yoktur, aldığı %31 oy'un tamamı İNCE'ye verilmemiş, İNCE bu oyları, CHP adayı olduğu için, CHP'nin kurumsal saygınlığından yararlanarak almıştır.
İNCE'nin; bu yalın gerçeği fark edemeyecek ruh hali ve kibiri dahi, önümüzdeki seçimlerde, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı yapılmamasının haklı nedenidir.
İNCE; kendine gelmeli, boy aynasının karşısından çekilerek kararını vermeli, CHP'de kalarak kendi başına buyruk, parti disiplinini çiğneyerek. genel merkeze karşı bir hareketi yürütemeyeceği gerçeğini görerek, susmalı ve mütevazi bir parti üyesi olarak partisine hizmet etmeye devam etmeli veya kendisine çok güveniyorsa, bir an önce CHP'den istifa ederek, yeni rotasını çizmelidir.
Genel merkez de, artık suskunluğunu bozarak, açık bir şekilde, kesin tavrını ortaya koymalı ve gereğini yapmalıdır.
İNCE dahil, CHP için; hiç kimse, bulunmaz Hint kumaşı değildir.
Güner Yiğitbaşı
11/08/2020
Hukukçu
Yorum Gönder