Laf ola beri gele! - Mehmet Halil Arık

Bizim yörede böylesi söze karşılık, “laf etti bal kabağı” denir. Sizin yörede belki, hıyarağası’nı da eklerler.

Laf ola beri gele! - Mehmet Halil Arık
Mevlanan’nın bir sözü vardır hani; siyasilerin çok sevdiği. “Söze bakarım, söz mü, söyleyene bakarım adam mı!”
Milli Gazete’de yazarmış, Murat Alkan. Tanıman. Hiçbir yazısını okumuşluğum da yoktur. Bilmem adam mıdır M. Alkan ama Mevlana’nın teşhisine göre, sözü “söz” değil.
“Reis, kaybedeceği seçimi yaptırmaz”, demiş ettiği lafla adamlığından şüpheye düştüğümüz zat. Bizim yörede böylesi söze karşılık, “laf etti bal kabağı” denir. Sizin yörede belki, hıyarağası’nı da eklerler.
Bu zat, “Reis, kaybedeceği seçimi yaptırmaz” demekle kalmıyor, “paniğe gerek yok!” diye de seçimi kaybetme olasılığına karşı yandaşların yüreğine su serpip paniği ortadan kaldırıyor.
Yahu be adam!... Sizin reisiniz değil miydi bu ülkeye getirilecek ileri demokrasiden söz eden!?.. Daha dün, “milletimiz tamam derse çeker gideriz” diyen!. Üstelik, seçim kararını alan da bizzat kendisi değil miydi?
Sen reisinin bu ülkede seçimleri bile (dilerse) yaptırmayacağı garantisini verip, aliyaran baş kesen olduğunu mu ilan ediyorsun? İster asar isterse keser mi sizin reisiniz?
Biz de sorarız o zaman: Hangi hakla?!...
Açık söyle; diktatör mü sizin reisiniz? Bu hakkı, bu yetkiyi kimden alıyor? Yoksa üçbeş yalaka, yazdıklarınızla “seçimi kaybedeceksin! – Seçimleri iptal et, yaptırma!” mesajını mı iletmek istiyorsunuz reisinize?
Ya da “Reis” diye diye, reisliğin raconuna uygun davranmasını mı telkin ediyorsunuz?
İşinize geldiğinde “demokrasi”, işinize gelmediğinde “balyoz” diyeceksiniz öyle mi?
Yağma yok!...
Madem ki o sandık geldi ortaya, reisinden, yandaşına, yalakasından, yağdanlığa, kuyruktan kulağa… Her birey katlanacak sandığın ortaya koyacağına!...
Şayet bu ülkede “adam gibi” hukuk olsaydı, yapışırdı nice Murat Alkan’ların yakasına!.. Ve sormaz mıydı:
- Sen hangi bilgi ile Reis(!)in isterse seçimler üzerinde böylesine sonuç belirleyici – kaybedecekse seçimi bile yaptırmayacak kadar- istihbaratı nereden aldın?
- Sen Reis(!)e – seçimleri yaptırmayacak kadar güç sahibi- diktatör deme hakkını ve cesaretini nereden buluyorsun?
- Yoksa, seçim sonuçlarının “hiçbir kıymet-i harbiyesi yok! – Saraydaki koltuğun sahibi şimdiden belli” diyerek bunun haberini mi veriyorsun?
Bu ve benzeri yüzlerce sorudan bir tekini bile sormuyorsa; bu ülkede ilk düzeltilmesi gerekenin hukuk olduğu birincil gerçek değil mi?
*
“Reis kaybedeceği seçimi yaptırmaz(mış).
Hodri meydan!... Artık bıçak kemikte!...
Aklı başındaysa Reis(!)’in ne söyleneni “söz” diye algılasın, ne de söyleyeni “adam” sansın.
Sandığın, demokrasilerin en güçlü silahı olduğuna herkes gibi O’da inansın, kuyrukları da.
24 Mayıs 2018 (Sandığa tam 30 gün kala)
Mehmet Halil Arık
Emekli eğitimci – DENİZLİ

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget