İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler

Ankara’da kurulu bulunan Kırşehir ve İlçeleri Yardımlaşma Derneği (KIR-DER) iftar yemeğinde Kırşehirliler Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’a güzel bir şişe içinde pekmez hediye ettiler.

İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler
Ankara’da kurulu bulunan Kırşehir ve İlçeleri Yardımlaşma Derneği (KIR-DER)  iftar yemeğinde Kırşehirliler Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’a güzel bir şişe içinde pekmez hediye ettiler.
KIR-DER’in Yenimahalle Belediyesinin desteği ile belediye düğün salonunda 2 Mayıs 2017 günü iftar yemeğine, Ankara’da oturan yüzlerce Kırşehirlilerle birlikte, Kırşehir eski milletvekillerinden bazıları, Kırşehir’li bürokratlar katıldılar. Davete gelen bazı misafirler yanlarında çocuklarını da getirdikleri için, sayı tahminlerden fazla olduğundan, bazı geç gelen misafirlere oturacak yerle birlikte çatıl kaşık bulmakta zorluk çekildi. Bunun için, misafirlerin “çocukları kucaklarına almaları, anlayış göstermeleri” konusunda anons yapıldı.
İftar Yemeğine Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Devlet eski Bakanı Ramazan Mirzeoğlu, bazı partilerin Kırşehir’li ilçe başkanları, Başköy Eski Belediye Başkanı Osman Dayı,  Kırşehir Vakfı Başkanı Bekir Onan ve yönetim kurulu üyeleri,  Kırşehir Eski Milletvekili Sabri Yavuz, Kırşehir Eski Milletvekili Hüseyin Bayındır, Kırşehir eski Milletvekili Metin Çobanoğlu, Ankara Milletvekili  Efkan Haberal, Kırşehir eski Beld. Başkanı Halim Çakır, eski Kayseri Milletvekili Süleyman Korkmaz, Yenimahalle Beld. Başk. Yardımcıları ve encümen üyeleri, Siteler Esnaf Kefalet Koop. Başkanı Mehmet Tosun, Keçiören Beld. Başkanı Turgut Altınok, bazı Kırşehir Köy ve kasabaları Dernek başkanları, Bazı dernek başkanları ve Ankara’da oturan Kırşehir’liler katıldılar.
İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler
Yemekten önce KIR-DER Genel Başkanı Lokman Yıldırım şunları söyledi:
“- Geleneksel olarak düzenlemiş olduğumuz Kırşehir ve İlçeleri Yardımlaşma Derneğinin iftar programına hoş geldiniz. Her sene düzenlediğimiz Yenimahalle Belediye Başkanımız Fethi Yaşar’ın katkılarıyla siz değerli hemşerilerimizi bir araya getirmek  fırsatını bulduk. Amacımız Kırşehir kültürünü Ankara’da yaşayan siz değerli hemşerilerimizi tekrar buluşturmak, hem bir hasbıhal etmek, günün yoğun telaşından sizleri biraz olsun kurtarmak ve günün yorgun bir saatini değerli hemşerilerimizle geçirmektir.  Hemşerilerimiz bu vesile ile buraya kadar teşrif ettiniz. Amacımız bir arada bulunmak, beraber hareket edebilmek, yaptığımız ve yapacağımız işlerde ortak bir iş planı yapabilmek, Kırşehirlilerin de bir faaliyette beraberliği olabilsin diye çaba, amaç gütmekteyiz. Sizleri bir arada tutmak, bir arada bulundurmak, birliğimizi unutmamak adına, bir araya getirebilmek, etkinliklerimizde bulundurmak için her yıl olduğu gibi, bu tür faaliyetlerimizi değişik ortamlarda yapmaya devam etmekteyiz. Siz değerli hemşerilerimizi bu katılımlarından dolayı hepinizi ayrı ayrı tebrik ediyor, tekrar selamlıyorum”.
Bu gün Kırşehirliler üçüncü defa bir araya geliyorlar, Anneler günü, kadınlar günü ve iftar yemeği ile. Yemek duasını Kırşehir eski Belediye Başkanı Halim Çakır yaptı.
İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler
İftar Yemeğinde Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar şu konuşmayı yaptı:
“-Çok değerli hemşerilerim, bu güzel Ramazan ayında bir iftar sofrasında sizlerle beraber olmaktan onur duyuyorum. Kırşehir deyince benim aklıma demokrasi kahramanı Osman Bölükbaşı gelir. Kırşehir deyince benim aklıma insanları dinlendiren insanları yaptığı ozanlıklarıyla, her yürekli insanlarımızın gönlüne giren barışı, sevgiyi, kardeşliği o yazdığı şiirleriyle Hacı Taşan gelir, Neşet Ertaş gelir. Kırşehirlilerle dostluk yaptım, ticaret yaptım, iyi ilişkiler içinde bulundum. Orta Anadolu insanı bu ülkenin mayasıdır. Bu ülkede Gazi M. Kemal Atatürk’ün kurduğu ülkemiz Cumhuriyet ayakta kaldıysa bu insanların birliği ve devletine sahip çıkma sayesindedir. Ramazan birlik ayıdır, ramazan kardeşlik ayıdır, ramazan paylaşma ayıdır, ramazan hoş görünün ayıdır, ramazan kirden, nefretten, ötekileştirmeden, ayrımcılıktan uzaklaşma aydır; birbirimizi anlama ayıdır, zenginle fakirin aynı sofrada buluşması vereceğimiz zekâtlarla, kıldığımız namazlarla, oruçlarla, teravihlerle bu ramazanda yapacağımız 11 ayın sultanı Kadir gecesinde yapacağımız duaların Allah katında en büyük değer bulduğu ayıdır.
Ama ülkemizde de İslam âleminde de ramazanı bu coşkuyla yaşayamıyoruz. İslam âleminde insanlar birbirini, Müslüman insanlar birbirini öldürüyor, ölen de “Allahü ekber” diyor, öldüren de “Allahü ekber” diyor. Ülkemizde her tür niçin yapıldığı, niye yapıldığı 30 yıldır devam eden bir terörün, anaların birlik adına çocuklarını devlete askere gönderdiği evlatlarını daha sonra asker ocağında şehit olanların çocuklarının şehit olanların acılarını yaşıyoruz. Bunları hak etmiyor İslam âlemi elindeki varlıkları devleti İslam devletleri halkın refahı için, halkın mutluluğu için, halkın geleceği için harcasalar, emperyalist güçlere silah alarak yüz trilyonlarca lira silah alacaklarına halkın mutluluğu için, o kaynakları halkın mutluluğu için harcasalar, yaşadığımız ramazanın ruhuna, bizim kitabımızın emrine daha büyük hizmet ederler. Biz bunları aşmalıyız, biz de açmalıyız, İslam âlemi de aşmalıdır. Farklılıklarımız zenginliğimizdir. Hiçbirimiz hırsızı kendimize ortak etmedik, hepimiz aynı Allaha, aynı kitaba, aynı peygambere inan insanların bırakın nasıl yaşıyorlarsa da, nasıl ibadet ediyorlarsa da o şekilde ibadet ederek, ama devletin birliği ve bütünlüğünü, bu ülkenin bölünmez bütünlüğüne, bu ülkenin kanunlarına saygılı olmak zorundayız, beraber olmak için. İnşallah böyle bir Türkiye’yi, böyle bir İslam âlemini hep beraber hoş görü içinde mutlaka gerçekleştireceğiz. Bunu gerçekleştirmek zorundayız, birbirimizi anlamak zorundayız, birbirimizi kucaklamak zorundayız, birbirimizi peygamberimizin emrettiği gibi, “insanların en hayırlısı insanlara faydalı olanıdır” düşüncesiyle herkesi kucaklamaya mecburuz. Herkesle hoş görü içerisinde kardeşlik yapmaya bu ülkede de mecburuz, İslam âlemi de mecburuz. Bunu başardı, kim başardı 1923 te bu ülkenin kurucuları, bunu Cumhuriyetin temel değerlerinde bunu gösterdiler; eşit yurttaşlığı Gazi M. Kemal ve arkadaşları başardı verdi. Bu yoldan dönüş yok, yolumuz bu ülkede birlik ve beraberlik aydınlık Türkiye yoludur”.
İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler

BELEDİYE BAŞKANI FETHİ YAŞAR’A PEKMEZ HEDİYE EDİLDİ.
Sunucu, “başkanımızı göndermiyoruz, biz böyle yürekli başkanları seviyoruz, gerçek Atatürkçü… Sayın Başkanımız Lokman Yıldırım’ın belediye başkanımıza bir takdimi olacak. Kırşehir deyince aklımıza ne gelir pekmez gelir, Kırşehir’den başkanımıza pekmez geldi akıllı pekmezimizi sunuyoruz”. Dernek Başkanı Kırşehir’den gelen, nezih bir şişede bulunan pekmezi Yenimahalle Beld. Başkanı Fethi Yaşar’a sundu. Hep birlikte sohbetlerle yemek yenildi.
İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler

İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler

KIRŞEHİRLİLERE PEKMEZ AKILLI DERLER.
Eskiden pekmez, bağlar ve üzüm pek çoktu. Çoğunlukla kendi yaptıkları pekmez hemen her evde bolca bulunur, yılın her ayında yenirdi. Bir nesne her evde çokça bulunursa sanki değersizleşir gibi. Bu bollukta yaşanan bazı anılarda “pekmez akıllı” ve “fasulye gibi nimetten sayılmak” gibi halkımız deyimler türetmiştir. Günümüzde pekmez ve bağlar gittikçe azalmaya, ne ki fasulye bile yurt dışından alınmaya başlanıyor.[1]
İşte o pekmezin bolluk yıllarında, çok olan sevilmez ya, halk birbirini küçültmek, eleştirmek için “pekmez akıllı” deyimini yaratmışlar. Bir şöyle bir anı anlatırlar:
“-Akpınar’da [2] 1938 depreminde evlerin çoğunluğu yıkılmış, herkes yıkıntılar arasında telaş içinde çocuklarını, aile fertlerini kurtarma çabası içinde iken,  evi yıkılıp harap olan bir köylü vatandaş da, pekmez çömleğini ararmış.
“Pekmez akıllı” sözü buradan geldiği de söylenir.
İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler

İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler

İftar Yemeğinde Belediye Başkanına Pekmez Hediye Ettiler

Şimdi o yılların yoksulluğuna bir bakalım. Yurdumuz nice acılar felaketler, yoksulluklar yaşamış ki. 1850-1950 yılları arasında zaman zaman insanlar öylesine kıtlık içinde yaşamışlar ki, dağda bayırda ölen hayvan leşlerinin etlerini bile yemek zorunda kaldıklarını aşağıdaki link ve başka kaynaklardan öğreniyoruz. Kıtlık içindeki bu adamın pekmez çömleğini telaşla aramasını bu açıdan irdelersek adamın haklı olduğunu anlarız, çünkü pekmez o vatandaşın baş gıdasıdır. Belki Bolluk içinde değilse de, durumu-hali iyi olanların, deprem yıkıntıları arasından bu vatandaşın bir çömlek pekmezi aramasını küçümseyerek “pekmez akıllı” deyimini yaratmış olmalılar. Ondan sonra da birbirine kafası bozulan kimselerin, onu küçümsemek, aşağılamak için “pekmez akıllı” demesi, Kırşehirliler aleyhinde “pekmez akıllı” sözünü genellemesine neden olduğu sanılıyor.
Oysa pekmez, nice reçelden iyi bir gıda, kan yapar, içinde fosfor nedeni ile de değerli bir gıdadır.  Ama artık günümüzde bakımsızlıktan harap olan bağlar yanında, gerileyen bütün tarım ürünlerine paralel olarak pekmez de nerede ise tarihe karışmakta.
Cevat Kulaksız
ckulaksizster@gmail.com

SONNOTLAR


[1] 20.04.2017günlü BirGün gazetesinin yazdığına göre “kuru fasulye de ithal edilecek” başlığı ile yazı vardı.
[2] 1938 yılındaki depremde, Eldelekli, Büyükaptiuşağı çevresi merkez üssü olmak üzere, Akpınar’ın 916 nüfusundan 122 kişi, Büyükaptiuşağı’nda 34 kişi yaşamını yitirmişti. Bu üç köyde bulunan pek çok ev de yıkılmış veya hasar görmüştür. O zaman Köşker’de bulunan nahiyelik, yıkıma uğrayan ve şimdilerde Kırşehir’in ilçesi olan Akpınar ilerlesin diye buraya alınmıştır.
https://akpinar.wordpress.com/2011/12/01/1938-akpinar-depreminin-hicbir-yerde-yayinlanmamis-fotograflari/

Cevat Kulaksız

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget