Genel Başkan AKŞENER'in; hem parti içine, hem de parti dışına, özellikle de altılı masanın en büyük partisi, lokomotifi CHP'ye yönelik; içerik, üslup, ses tonu ve vücut dili itibariyle zehir zemberek konuşması, güne damgasını vurdu.
Bir benzetme yapmak gerekirse, AKŞENER; 14 Mayıs seçimleri öncesinde devirdiği altılı masa benzerini, bugün yaptığı konuşması ile yinelemiş oldu.
Altılı Masa ve Millet İttifakı için, Allah rahmet eylesin, ruhu şad olsun diyebiliriz.
AKŞENER; bunu sürekli yapıyor. İyi bir lider, testiyi kırdırmamalı, liderliğini ve ortaklığını yaptığı oluşumlarda, otoritesini ve iradesini zamanında ortaya koymalı, işi sinirlerinin boşalmasına neden olacak aşamaya getirmemeli ve ipleri koparan sert ve kırıcı konuşma ile noktayı koymamalıdır.
Bu nedenle, AKŞENER'in; yetenek ve sinir sistemi itibariyle, ülkemiz koşullarında bir muhalefet partisine liderlik yapıp yapamayacağı tartışmaya açık hale gelmiş ve İyi Partiden yeni kopmaların önü iyice açılmıştır.
AKŞENER; 2018 seçimlerine girebilmek için CHP'den ödünç olarak alıp grup kurduğu 15 milletvekilini, en büyük pişmanlığı olarak ilan etmiş ve CHP'nin yaptığı bu iyiliğinin bedelini ve diyetini hala ödeyemediklerini, daha doğrusu bu bedeli ödemelerine rağmen, her vesileyle, bu iyiliğin fazlasıyla kafalarına kakıldığını dile getirmiş ve CHP'ye; al atını ver tımarını diyerek, Millet İttifakını tarihe gömmüştür.
AKŞENER; 14 Mayıs Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin kaybedilmesinde, bazı çevrelerin haklı olarak, İYİ Partiyi suçlamalarını hazmedememiş ve bu konudaki kinini adeta kusmuştur.
AKŞENER; İstanbul ve bazı büyük şehir belediye başkanlıklarının kazanılmasında kendilerinin yardımının inkar edildiği, kaybedilen seçimlerin sorumlusu olarak da İyi Partinin gösterildiğini iddia etmiştir.
Evet, İstanbul ve bazı büyük şehir belediyelerinin kazanılmasında, iyi partinin katkısı olmuştur. Ama, bu başarıdaki tek katkı, İyi Partiye ait değildir.
AKŞENER; 14 Mayıs seçimlerinde partisinin başarısız kalmasını ve umduğu sayıda milletvekili çıkaramamasının sorumlusu olarak da Millet İttifakının içinde yer almalarına bağlamış ve CHP'ye bundan iyi diyet ve bedel ödenmiş olamaz demek istemiştir.
AKŞENER; büyük bir alınganlık, kin ve nefret içinde yine yanlış teşhislerde bulunmuş, hatayı biraz da kendi liderlik anlayışında arayacak yerde, Millet İttifakını itibarsızlaştırmış ve meydanı Cumhur İttifakına bırakmıştır.
AKŞENER'in bugün yaptığı konuşma ile ikinci kez devirdiği Altılı Masa; artık, İYİ Parti ile asla devam edemez. Muhalefet partileri, özellikle de ana muhalefet partisi CHP; ülkenin mevcut seçmen profil yapısı içinde, çok zor ama, öyle bir değişim yapmalıdır ki; uzun vadede, kendi öz varlığıyla ve tek başına seçim kazanır hale gelmelidir.
Evet çok uzun vadede, en erken 2028 seçimlerinde kendi öz varlığını bulmalıdır.
Demem o ki; CHP ve Millet İttifakı, sadece 14 Mayıs seçimlerini değil, bu moral bozukluğu, hayal kırıklığı ve parti içi çekişmeler, değişim girişimleri ve ağzı sütten yanan HDP'nin; gelecek seçimleride kendi adayını çıkaracak olması gibi nedenlerle, dokuz ay sonra yapılacak olan yerel seçimleri de, İzmir hariç, maalesef şimdiden kaybetmiştir.
Bu nedenle, özellikle CHP de değişim talebiyle meydana çıkanlar, genel başkanlık koltuğuna yapışan KILIÇDAROĞLU, 2024 yerel seçimlerinde asla bir başarı beklememeli ve geleceklerini bu başarıya ipotek etmemelidirler, sonra çok pişman olurlar.
CHP'de olup bitenlere, AKŞENER'in bugün yaptığı sert konuşmanın olası sonuçlarına baktığımızda Cumhur İttifakı ve onun lideri ERDOĞAN'ın; 2024 yerel seçimleri öncesinde önünde bulunan tüm engeller kalkmış ve seçim zaferi için tüm kapılar sonuna kadar ERDOĞAN'a açılmıştır.
Güner Yiğitbaşı
24/06/2023
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Yorum Gönder