Değişim Demek Kolay

Değişim Demek Kolay Değişim isteyenlere ve yenilginin tüm suçunu KILIÇDAROĞLU'nun üzerine yıkan insaftan ve Türkiye gerçeklerinden nasibini alamamış o

Değişim Demek Kolay
KILIÇDAROĞLU;  babamın oğlu değil, kendisini hiç görmedim ellini sıkıp sohbet etmedim, oy verdiğim CHP'nin genel başkanı olarak gıyaben tanırım kendisini sadece, TV den izlerim. 


Bu nedenle, bugüne kadar yazdığım  ve şu anda yazmakta olduğum yazılarımda açıkladığım görüşler,  elimden geldiğince tarafsız ve özgün görüşlerdir. 


KILIÇDAROĞLU; cumhurbaşkanı adayı oldu ve kaybetti. Bunun hiçbir mazereti olamaz. 


Ancak bu demek değildir ki; yenilginin nedenlerini objektif olarak irdelemeyeceğiz,  KILIÇDAROĞLU'na yönelik haksız ve acımasız eleştiri ve hakaretlere sessiz kalacağız, doğruları açıklamayacağız. 


Seçimi kaybedene kadar genel başkanım diyenler, seçim yapılmadan önceki günlerde,  KILIÇDAROĞLU'nu,  13. Cumhurbaşkanımız KILIÇDAROĞLU diye takdim edenler, şimdi utanmadan kalkmışlar ve acımazsız bir şekilde yenilginin tek suçlusu olarak KILIÇDAROĞLU'nu göstererek, değişim istiyorlar. 


Değişim isteyenlere sormak lazım,  değişimden anladığınız nedir, KILIÇDAROĞLU ve etrafındakiler değişsin ama, başka neler değişmeli bir açıklar mısınız?


CHP Tüzüğünü değiştirerek,  seçimle gelinecek milletvekilliği ve belediye başkanlığı adaylarının tümünü, partiye seçimlerden en az altı ay önce kaydını yaptırmış ve muntazaman aidatlarını ödemiş parti üyelerinin tümünün katıldığı ön seçimle belirleneceği bir düzeni getirecek misiniz?


Üst üste iki seçim kaybeden genel başkan, il başkanı ve ilçe başkanlarının;  tüm yöneticilerle birlikte, otomatikman  istifa etmiş sayılacakları ve yeni yöneticilerin seçimleri için gerekli sürecin başlatılacağı kuralını getirecek misiniz?


Bir kişinin en fazla üç dönem milletvekili seçilebileceği kuralını getirecek misiniz?


Parti genel başkanı adayı olmak için belirli sayıda  imza sağlama kuralını tamamen kaldıracak mısınız?


Parti içi demokrasinin önündeki tüm engelleri yıkacak mısınız?


Şimdi sıkı durun, önemli sorularımızdan biri de aşağıda yer almaktadır. 


Seçim sonrasında Sözcü TV'ye çıkan ve soruları cevaplandıran KILIÇDAROĞLU'na gazeteci Uğur DÜNDAR tarafından sorulan; ”AKP'nin en zayıf döneminde iktidar olamayacaksınız da, ne zaman ve nasıl iktidar olacaksınız” sorusu,  KILIÇDAROĞLU'nun yenilgisine sevinen ve bu yenilginin tek sorumlusu olarak KILIÇDAROĞLU'nu suçlayan değişim isteyen kişiler tarafından çok beğenildi ve bu soru ile KILIÇDAROĞLU adeta linç edildi. 


Değişim isteyenlere de;  biz, Uğur DÜNDAR'ın çok hoşa giden ve alkışlanan bu sorusunu tersine çevirerek,  bir soru soracağız. 


Evet, doğrudur, AKP'nin en zayıf döneminde KILIÇDAROĞLU ve partisi CHP,  seçimleri kazanamadı ve iktidar olamadı. Peki, AKP'nin en zayıf döneminde CHP ve KILIÇDAROĞLU seçimi kazanamadı ve iktidar olamadı da, kim seçimi kazanarak iktidar oldu, daha güçlü bir başka muhalefet partisi mi seçim kazandı ve iktidar oldu?


Tabii ki; hayır. 


Uğur DÜNDAR'ın;  en zayıf döneminde olduğunu söylediği AKP; bu zayıf ve yetersiz haline rağmen seçimleri kazanarak,  hem mecliste,  hem de yönetimde iktidar oldu. 


Değişim isteyenlere ve yenilginin tüm suçunu KILIÇDAROĞLU'nun üzerine yıkan insaftan ve Türkiye gerçeklerinden nasibini alamamış olanlara soruyoruz, madem ki;  AKP,  en zayıf döneminde, buna rağmen seçimi niçin ve nasıl kazanıyor?


Bu sorunun cevabını ver arkadaş, cevap ver bana. 


Demek ki; CHP, seçmen çoğunluğuna kendini sevdirmek ve  seçim kazanmak için gerçekten  değişmeli ve AKP ve ERDOĞAN gibi olmalı, ERDOĞANLAŞMALI, Demokrasinin ve Cumhuriyetin temel değerlerine saygısız olmalı, ATATÜRK düşmanı olmalı, laiklik ilkesini yok etmeli, yargı bağımsızlığını yok etmeli, Merkez Bankasını boşaltmalı, ülkeyi dış borca boğmalı, cari açığı tavan yaptırmalı, halkı yoksul bırakmalı, halkını asgari ücrete mahkum etmeli, enflasyona ezdirmeli, tüm fabrikaları satmalı ve yenilerini de yapmamalı, yandaşlarını zengin etmeli, lüks, israf ve şatafat içinde yaşamalı, tüm özgürlükleri yok etmeli, depremde göçük altında kalacak yurttaşlarına yardım elini uzatmamalı, onları diri diri ölüme mahkum etmeli, siyaseti kışlaya, camilere ve okullara sokmalı, seçim kazanmak için yalan,  dolan ve sahte videoları kullanmalı, rakiplerine iftiralar atmalı, yargıyı kendi siyasi çıkarı için silah olarak kullanmalı ve seçimi kazanmalı, öyle mi değişim isteyenler?

Güner Yiğitbaşı

12/06/2023

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget