İnanılır Gibi Değil - Güner Yiğitbaşı
İşte, inanılır gibi değil dedirten bir haber sizlere.
Ülkemizin, kayıp 128 milyar dolar, emekli amirallere vurulan elektronik kelepçeler, pandemi ile mücadelede alınan önlemler, Ermeni soykırımı gibi yoğun gündemi içinde gözden kaçan bir haber, inanılır gibi değil dedirten haber şu;
“Milli Eğitim Bakanlığı, 19 Nisan 2021 tarihli kararı ile öğrencilerin uzaktan veya yüz yüze eğitime katılmamaları durumunda, öğretmenlerin ders ücretlerinin kesileceğini açıkladı. Kararda, "Öğretmenlerin, öğrencilerin derse katılmamaları nedeniyle yerine getiremedikleri ders görevlerini yapmış sayılmalarının mümkün bulunmadığı değerlendirilmektedir" denildi. ”
Gerçekten; duy da inanma cinsinden, inanılması imkansız bir haber.
Aslında; tüm tercihleri, emekçiden yana değil, sürekli sermayeden yana olan, ülkenin zenginliklerini, vergiler yoluyla fakir halktan topladığı paraları, kendi yandaşları iş adamaları sermaye sınıfına aktarmayı ilke edinmiş olan AKP ve Saray İktidarının Milli Eğitim Bakanlığının aldığı bu karara, şaşmamak gerekiyor.
Ancak, buna rağmen, haberi duyunca, elimizde olmadan, bu da olmaz artık diyerek şaşkınlığımızı gizleyemiyoruz.
Şuna bakar mısınız?
Öğrencilerin, uzaktan veya yüz yüze eğitime katılmamaları durumunda, öğretmenlerin ders ücretleri kesilecekmiş.
Bu pandeminin ve bunun sonucunda da, eğitimin uzaktan yapılmasının, bazı sınıflarda yapılan yüz yüze eğitimin riskler içermesinin sorumlusu ve suçlusu öğretmenlermiş gibi, öğrencilerin, uzaktan veya yüz yüze eğitime katılmamaları durumunda, öğretmenlerin ders ücretleri kesilecekmiş.
Öğretmenlerimizin görevi, uzaktan veya yüz yüze eğitim hizmetlerini eksiksiz yerine getirmektir. Derslerini vererek görevlerini yerine getiren öğretmenlerimizin, bu pandemi koşullarında öğrencileri eğitime katılmaya zorlama imkanları ve görevleri yoktur.
Velilerin; devletin, pandemi için gerekli önlemleri alamamış ve öğrencilerin can güvenliklerini sağlayamamış olması nedeniyle, çocuklarını yüz yüze eğitime göndermemelerinin, uzaktan eğitim alan öğrencilerin de, tembellikten ve/veya bilgisayar, tablet, akıllı telefon ve internet gibi alt yapıdan yoksun olmaları nedeniyle, uzaktan eğitime katılamamalarının cezası, görevlerini yapan öğretmenlere kesilemez. Böyle bir uygulama, büyük bir haksızlık ve aymazlıktır.
İktidar olarak görevini yapma, kendi beceriksizliğinin cezasını, öğretmenlere kes, gerçekten inanılır gibi değil.
AKP ve Saray iktidarı; emekçi öğretmenlerden yana değil, yandaş sermayeden yana olduğunu açıkça kanıtlamıştır.
Yap işlet devret ihale yöntemiyle, otoyollar, köprüler, tüneller, şehir hastaneleri yapan birkaç yandaş müteahhide; geçilmeyen yollar, tüneller, köprüler ve kullanılmayan şehir hastaneleri için, verdikleri geçiş kar garantileri nedeniyle, hem de bu pandemi olağanüstü hal koşullarında, hak etmedikleri paraları eksiksiz ödeyen AKP ve Saray iktidarının, öğretmenlerimizin hak ettikleri analarının ak sütü gibi helal ders ücretlerine göz dikmelerinin; ne İslam dininde, ne de insanlıkta yeri bulunmamaktadır.
AKP ve Saray yönetimine buradan soruyoruz.
Yüz yılda bir vuku bulan, beklenmeyen bir hal olan ve hukukta yeri olan, pandemi nedeniyle alınan kapatmaya rağmen; geçilmeyen köprüler, yollar, tüneller için, yandaş işadamlarına, kar garantisi adı altında, bu fakir halkın paralarını ödemeye devam edecek misiniz?
28/04/2021
Hukukçu