Demokrasi - Güner Yiğitbaşı

Demokrasi - Güner Yiğitbaşı Demokrasinin olmazsa olmaz bazı koşulları ve ilkeleri vardır. Ben demokratım, meşru seçimlerle iktidara geldim, herkes bana ve iktidarıma saygı göstermelidir

Demokrasi - Güner Yiğitbaşı
Demokrasinin olmazsa olmaz bazı koşulları ve ilkeleri vardır.
Ben demokratım, meşru seçimlerle iktidara geldim, herkes bana ve iktidarıma saygı göstermelidir deme hakkına sahip olabilmek için, demokrasinin olmazsa olmaz asgari müştereklerini, ilkelerini ve koşullarını içselleştirmek ve bu ilkelere uygun davranarak, demokrasiye saygılı olmak zorundasınız.
Ben, sadece kendime demokratım, demokrasi sadece benim için vardır,  diyemezsiniz.
Aksi halde,  size ve iktidarınıza kimse sahip çıkmaz ve saygı göstermez, milleti demokrasiden soğutursunuz, her demokratik ve iyi niyetli eleştiriyi kendinize darbe girişimi olarak görürsünüz, korkarsınız, kendinizi koruma altına alırsınız, halkın içine çıkamazsınız,  iktidarda olmanın hazzını duyamazsınız, her an düşürüleceğim endişesi ve  korkusu içinde yaşarsınız, huzursuz olursunuz ve bu nedenle,  despot ve diktatör olursunuz, iktidarınızı sürdürebilmek için,  millete her türlü kötülüğü ve zulmü yaparsınız. 
Nedir o temel ilke ve koşullar?
Öncelikle söyleyelim, sadece seçim ve sandık,  demokrasinin olmazsa olmaz ilkesi ve koşulu değildir.
Evet seçimler, demokrasinin zorunlu bir koşuludur ama,  tek koşulu da değildir.
Mesela, kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilen öncü ülkelerden olmamıza rağmen, İngiltere’de kadınların seçme ve seçilme hakları yokken de, İngiltere’nin demokrasinin beşiği olduğu gerçeğini yadsıyabilir miyiz?
Ülkemizde; kadınların seçme ve seçilme hakları var da,  ne oluyor sanki?
Ülkemizde; henüz,  kadınların yaşam hakları, can güvenlikleri yok, yılda binlerce kadın,  göz göre göre katlediliyor ve/veya sakat bırakılıyor.
Demokrasinin en temel ilke ve koşullarından birisi;  seçimler kadar, insanların ve özellikle de kadınların,  can güvenliklerinin güvence altına alınmasıdır.
En başta düşünce ve düşünceyi açıklama ve basın özgürlükleri olmak üzere, insanların özgür olmaları, demokrasinin olmazsa olmaz ilk koşullarından biridir.
Demokrasi;  çoğulcu bir rejimdir, çoğunlukçu değil.
Demokrasilerde, seçimleri kazanamayan, azınlıkta kalan,  parlamentoya yeteri kadar veya hiç temsilci gönderemeyen insanların düşüncelerine ve isteklerine de saygı duyulur ve parlamentoda yasalar yapılırken  onların düşüncelerine de mümkün olduğunca yer verilir, görüşleri alınır.
Demokrasilerde; seçim kazandım,  öyleyse ülkeyi istediğim gibi, kural dışı yönetirim diyemezsiniz.
Seçimlere,  mevcut anayasa ve temel yasalara, özgürlüklere saygı göstermeyi taahhüt ederek giren siyasi partiler, seçim kazanarak iktidar olduklarında, bu taahhütlerine uygun olarak ülkeyi yönetmek ve yasa çıkarırken,  anayasa, temel yasalar ve özgürlüklere uygun yasa çıkarmak zorundadırlar. Seçim kazandıktan sonra,  oyunun temel kurallarını değiştiremezsiniz.
Demokrasiler; ben yaptım oldu, çoğunluğuma güvenerek anayasaya ve özgürlüklere aykırı yasa yaparım,  kime ne deme hadsizliğinin, densizliğinin, aymazlığının ve pervasızlığının uygulamaya konulabileceği bir rejim değildir.
Demokrasiler; herkesin haddini bilmesini, ayağını denk almasını gerektiren bir rejimdir.
Demokrasiler; benden sonrası tufan diyerek,  ülkeyi ve ülkenin düzenini allak bullak etme rejimi değildir. Demokrasi bir kültür olup, işlevini yerine getirebilmesi ve yaşayabilmesi için,  kültürlü insanların iş başına gelmeleri gereken bir rejimdir.
Demokrasiler; seçimle gelinen iktidardan,  yine seçimle uzaklaşılabileceğini bilme ve buna hazırlıklı olma,  hazmedebilme , iktidardan düşünce iktidar günleri gibi huzurlu kalabilmek, iktidardan düşmemek için yok edilmesi göze alınamayacak,  kıyılamayacak  kadar güzel ve erdemli bir rejimdir.
Demokrasiler; milletin,  seçimlerden seçimlere söz haklarının olduğu, onun dışında iktidara yol gösterme, fikir ve düşüncelerini açıklama gibi, söz haklarının olmadığı, seçimi kazandıktan sonra üzerine yatılacak bir rejim değildir.
Demokrasiler; çoğulcu özelliğine göre, azınlığın da söz haklarının olduğu bir rejimdir. Güzelliği de buradan gelir.
Demokrasiler; insanların bilinçli ve örgütlü oldukları bir rejimdir. İnsanlar,  ferden olduğu kadar,  Barolar, sendikalar, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları gibi demokratik  baskı grupları marifetiyle seslerini duyurabildikleri, iktidara katkı sunabildikleri, azınlığın da millet ve  ülke yararına olan fikir ve önerilerine kulak verebilme rejimidir. İnatlaşma değil, uzlaşma rejimidir.
Demokrasiler; iktidarın, millete karşı şeffaf ve hesap verebilir oldukları açık bir rejimdir.
Ülkemizin bugün içinde bulunduğu vaziyete bir baktığımızda,  ülkemizde demokrasi vardır diyebilir misiniz?
Barolarla ilgili çok tehlikeli, savunma hakkını ve ülke demokrasisini, yargısını yok edecek bir yasal düzenlemeyi,  baroların tüm itirazlarına rağmen, bu itirazlara kulağını tıkayarak, öncelikli olmadığı halde,  bu salgın ortamında,  yangından mal kaçırır gibi yapmaya çalışan AKP iktidarına ve onun başındaki zat-ı muhtereme demokrat, demokrasi savunucusu diyebilir misiniz?
Ülkemizi bu duruma düşüren, demokrasimizi temelden yok eden  AKP iktidarına ve sessiz kalarak buna katkı sunan en başta aydınlarımız olmak üzere,  bu millete yazıklar olsun.

10/07/2020
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget