Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak
Gerçeğe aykırı bilgi kavramı; çok müphem, çok kaypak, yoruma açık, her yöne çekilebilecek bir kavram olup, kimine göre gerçek olan bir bilgi, kimine göre gerçeğe aykırı olarak kabul edilebilecektir. Herkes o bilgiyi işine geldiği gibi gerçek veya gerçek dışı kabul edebilecektir.
Ceza hukukunda milli ve evrensel bir kural vardır; ”Kanunsuz suç ve ceza olmaz”
Bu kural aynı zamanda, ceza yasalarındaki suç tiplerinin; oraya veya buraya çekiştirilebilecek, değişik yorumlara yol açabilecek, kaypak ve sınırları belirsiz ifadelerle tanımlanamayacağını, suçların yasalarda sınırları belirli, açık ve net bir şekilde tanımlarının yapılmasını da zorunlu kılmaktadır.
Meclisten geçerek kabul edilen sansür yasasının 29. maddesi ile getirilen suç tipinde ise, bu özellik mevcut değildir. Bu hüküm, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesine açıkça aykırıdır.
Endişe, korku ve panik yaratmak ne anlama gelecektir?
Gerçeğe aykırı bilgi ne demektir?
Bilginin gerçeğe aykırılığı, kime ve hangi kritere göre belirlenecektir?
Normal koşullarda, gerçeğe aykırı bilginin var olup olmadığına savcılar ve hakimler karar vereceklerdir. Ama, uygulamada öyle mi olacaktır? umarız öyle olur.
Doğruyu söyleyen dokuz köyden kovulur diye bir söz vardır biliyorsunuz.
Gerçekler; her zaman, acı ve üzücüdür.
Çoğu zaman; gerçekler, gerçek bilgiler, insanlarda endişe , korku ve panik yaratırlar.
İstisnaları dışında, gerçeğe aykırı bilgiler; aslında doğru ve gerçek olduğunu bilmiyorsanız, gerçek olduğuna inandırılmışsanız insanları mutlu eder, endişe , korku ve paniğe sevk etmez insanları.
Örneğin; öldürücü bir kanser hastalığına yakalandığınız halde, size yalan söylenerek gerçeğe aykırı bilgi verilerek, size sağlıklı olduğunuz söylenirse üzülmezsiniz, endişe, korku ve paniğe kapılmazsınız.
Aynı şekilde, ülkede enflasyon çok yükselmiş, işsizlik çoğalmış, cari açık artmış, hayat pahalılığı tavan yapmış olmasına rağmen, gerçek dışı bilgilerle bunların aksini savunursanız, pazar gerçeklerine rağmen halk memnun olur, endişe ve paniğe kapılmaz. Ekonomiye dar gerçek bilgileri verirseniz, halk endişeye, korku ve paniğe kapılır.
Genelde bu hep böyledir.
Buradan hareketle diyebiliriz ki; kural olarak, halk arasında endişe, korku ve panik yaratmayan bilgiler, yalan ve gerçek dışı bilgilerdir, halk arasında endişe, korku ve paniğe yol açan bilgiler ise, gerçek ve doğru bilgilerdir.
Bu suçun oluşabilmesi için; halk arasında endişe, korku ve panik yaratacak olan ve bu saikle yayılan bilgilerin, gerçek dışı bilgiler olması zorunludur.
Belirttiğimiz gibi, gerçeğe aykırı, gerçek dışı, yalan bilgiler, genellikle endişe, korku ve panik yaratmazlar, bizim ülkemizde gerçeğe aykırı bilgiler, halkta memnuniyet yaratırlar ve bu amaçla sıkça kullanılırlar.
Bu nedenle, yayılan bilginin; hem gerçeğe aykırı olması ve hem de endişe, korku ve panik yaratması koşulları genellikle bir arada bulunamaz, yayılan bilgi gerçekten halk arasında endişe, korku ve panik yaratıyorsa; bu haber, gerçek dışı değil, gerçek bir haberdir ve sansür yasasının 29. maddesi ile getirilen suçu oluşturamaz.
Güner Yiğitbaşı
14/10/2022
Hukukçu
Yorum Gönder