Özgür ÖZEL'i, bu siyasetçi olgunluğundan dolayı kutluyoruz.
Dileriz bu görüşme; ülkemizde genel, yani merkezi yönetimin başında olan iktidar ile yerel yönetimin başındaki, yerel iktidarı kazanmış olan ana muhalefet partisi CHP arasında, ülke yararına bir işbirliğine vesile olur. Samimi dileğimiz budur.
Ancak, ERDOĞAN'ın; 31 Mart seçiminden sonra çeşitli ortamlarda yaptığı, kamuoyuna yansıyan konuşmalarından, 31 Mart yerel seçimlerindeki yenilgisini, CHP'nin seçim başarısını kabullenmediği, anayasal bir yönetim şekli olan yerel yönetimleri ve yerel iktidarı yok saydığı, ülkede tek bir iktidarın olduğunu, o iktidarın da genel ve merkezi yönetim iktidarı olduğunu, bu iktidarın sahibinin de, 14 ve 28 Mayıs seçimlerini kazanan kendisinin olduğunu savunduğunu görüyoruz.
Anayasal bir gerçek olmasına rağmen, yerel yönetimlerin ve yerel iktidarın varlığını kabul etmeyen, ülke genelinde yerel yönetimlerin yüz de seksenini kazanan, ülkenin insan sayısı ve ekonomisi olarak çoğunluğunu yerelde yönetme hakkını kazanmış bulunan CHP'nin bu başarısını ve yereldeki iktidarını içine sindiremeyen ve kabul etmeyen ERDOĞAN'ın; bu kafa yapısı ve anlayışla, Özgür ÖZEL ile yapacağı görüşmesinin, ülkeye bir yarar sağlamayacağı, aslında, iktidarını ellerinde tuttukları yerel yönetimlerin, yani belediyelerin halka hizmet yarışında muhtaç oldukları kredi ve sair parasal kaynakların elde edilmesi ve bazı projelerin hayata geçirebilmesi için merkezi yönetimin, yani ERDOĞAN'ın onayına ihtiyaç duyulmasından kaynaklı bir işbirliği arayışından dolayı zorunlu olarak ERDOĞAN ile yüz yüze görüşmek isteyen CHP Genel Başkanı ÖZEL'in, özellikle bugün yerel yönetimler çalış tayında yaptığı güzel konuşmasında da açıkladığı gibi, CHP'nin yerel yönetimlerdeki olası başarılarını basamak yaparak, 2028 de yapılacak olan seçimlerde birinci parti olmayı hedefleyerek iktidara yürümekte olduğunu göremeyecek kadar akılsız olmayan ERDOĞAN'ın, CHP ve Özgür ÖZEL'in bu iktidar yürüyüşüne izin vermeyeceği, Özgür ÖZEL'in ülke yararına uzatmak istediği eli havada bırakacağı büyük bir olasılıktır.
Açıkladığımız nedenlerle, ERDOĞAN Özgür ÖZEL'e randevu verecek ve makamında kabul ederek, basına poz verecek, KILIÇDAROĞLU'na karşı yaşayamadığı, Özgür ÖZEL'i ayağına getirme başarısını kazanan partili bir Cumhurbaşkanı olma hazzını yaşayacak ve bu görüşme bir protokol görüşmesi sınırları içinde gerçekleşecek ve kalacak, CHP'nin ve Özgür ÖZEL'in, yerel yönetimlerde başarılı olarak iktidara yürümesinin önünü kesmek için asla kalıcı bir işbirliğine dönüşmeyecektir.
Partili Cumhurbaşkanı ERDOĞAN, her zaman olduğu gibi ülkenin yararını değil kendi iktidarının yararını ve geleceğini önceleyecektir. Aksi, ERDOĞAN'ın siyaset anlayışının doğasına aykırıdır.
Ancak, bu ziyaret kalıcı bir işbirliğine dönüşmese de, Özgür ÖZEL; ben, ülkemin yararını düşünerek elimden geleni yaptım, elimi uzattım, ancak, ERDOĞAN uzattığım eli havada bıraktı deme hakkını kazanacaktır. Bu dahi, Özgür ÖZEL ve CHP adına olumlu ve artı bir adım olacaktır.
20/04/2024
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Yorum Gönder