Kılıçdaroğlu'na Açık Mektup

Kılıçdaroğlu'na Açık Mektup
Sayın KILIÇDAROĞLU; başarı ve başarısızlıklarla dolu uzun bir dönem,  ATATÜRK'ün partisi CHP'nin Genel Başkanlığını yapmış ve Mayıs 2023 de yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde partinizin Cumhurbaşkanı adayı olma şerefine nail olmanız nedeniyle gurur duyabilirsiniz. 


Eşit koşullarda yapılmayan seçimler sonucunda,  az farkla Cumhurbaşkanı seçilememeniz sizi üzmemelidir. Bu yüce makama aday olarak seçimlere katılabilmek dahi, büyük bir gurur vesilesi olmalıdır sizin için. 


Çoğu vatandaşımız, seçimin kaybından sizi sorumlu tutuyor ve aday olmamanız gerektiğini savunuyor olsalar da, ben bu görüşlere katılmıyorum, daha doğrusu,  altılı masanın ve ana muhalefet partisi CHP'nin lideri olarak, sizin cumhurbaşkanlığı adaylığında ısrarcı olmanızı,  anlayabiliyorum. Bu adaylığınız, yaşınız gereği siyaset kariyerinizde kullanmak istediğiniz son şansınızdı ve seçilmelerinde sizin büyük katkı ve emeklerinizin olduğu birçok büyükşehir belediyesinde çok başarılı hizmetler sunan belediye başkanlarınızın bu başarılı hizmetlerine ve ülkenin içinde bulunduğu iktidardan kaynaklı olumsuz koşullara da güvenerek aday oldunuz ve maalesef,  devletin tüm imkanlarını elinde bulunduran siyasal iktidarın, eşit olmayan imkanlarına ve hukuksuz ve acımasız  propagandalarına, altılı masadan bazı ihanetlere yenik düşerek seçilemediniz. 


Sağlık olsun. Kazanmak da var, kaybetmek de var. 


Bana göre, cumhurbaşkanı seçimlerini kaybettikten sonra, milletimiz teşekkür ederek,  şerefinizle aktif politikayı bıraktığınızı,  derhal kurultay toplayarak CHP Genel Başkanlığını bırakıp gençlere emanet edeceğinizi açıklamalıydınız. Ama, siz de diğer politikacılar gibi,  siyasi ihtirasınıza esir düşerek,  siyasete onurlu bir şekilde son verme ve CHP'ye ATATÜRK ve İNÖNÜ gibi manevi bir lider olma onur ve şansını kendi ellerinizle ittiniz maalesef. 


Kurultaya aday olarak girdiniz ve kendi evlatlarınız,  üzerlerinde büyük emekleriniz olan Ekrem İMAMOĞLU ve Özgür ÖZEL cephesine yenik düşerek,  genel başkanlığı iradeniz dışında,  kurultayın çoğunluk iradesiyle kaybederek bırakmak zorunda kaldınız. Bu suretle, seçim kaybetme zincirinize bir yeni halka daha eklediniz. İşte bu büyük hatayı yapmamalıydınız. 


Sayın KILIÇDAROĞLU; bu hatayla da yetinmediniz, kurultay yenilgisini açıkça kabul etmeyerek,  gözünüzü siyaset sahnesinden çekmediniz,  kendinize bir çalışma ofisi açtınız, yeni yönetimi devirerek başa geçmek isteyen parti içindeki muhalif kesimlerin lideri olduğunuz dedikoduları ve söylemleri ortalıkta dolaştığı halde,  kamuoyunun karşısına çıkarak,  böyle bir faaliyetin içinde olmadığımızı,  çok açık ve net bir şekilde açıklayıp,  kesin bir noktayı koyamadınız. 


Sayın KILIÇDAROĞLU; yukarıda belirttim,  İMAMOĞLU ve ÖZEL; üzerlerinde emeğiniz olan ve sizin evlatlarınız konumunda kişiler, onların kurultayda  başarılı olarak parti yönetiminde söz sahibi olmaları,  sizi hiç mi mutlu etmedi?


İnsan oğlu, bana göre,  evlatlarının başarılarıyla mutlu olurlar,  gurur duyarlar.  Kendilerinin başaramadıklarının,  evlatları tarafından başarılmasını, yarım kalan kendi başarılarının evlatları tarafından tamamlanmasını bekler ve evlatlarının başarılarını, kendi başarıları olarak kabul edip bunun gurur ve mutluluğunu yaşarlar.  


Kendimden örnek vermem gerekirse, benim rahmetli babam İstanbul Hukuk Fakültesinde ikinci sınıfa kadar okumuş,  ancak ağır ve kronik bir hastalığa yakalanarak, İstanbul’dan Eğirdir'e memleketine dönmek ve çok sevdiği okulunu yarım bırakmak zorunda kalmış. Yıllar sonra ben,  Ankara Hukuk Fakültesine girip okudum ve başarılı bir şekilde mezun olunca,  rahmetli babamın duyduğu mutluluğu ve gururu anlatamam size. Babamın bu gururu ve mutluluğu, büyük oranda,  kendisinin yarım bırakmak zorunda kaldığı hukuk fakültesinin,  yıllar sonra  evladı tarafından  bitirilmiş olmasından kaynaklıydı. 


Sayın KILIÇDAROĞLU;  siz,  işte bu gurur ve mutluluğu kendinizden esirgediniz, sizi seven birisi olarak ben,  düştüğünüz bu duruma çok üzülüyorum.  


Sayın KILIÇDAROĞLU; sizden naçizane beklentimiz; hiç değilse bundan sonra,  İMAMOĞLU ve Özgür ÖZEL'e daha açık bir şekilde destek çıkmanız, aklınızı çelmeye çalışan parti içi hiziplerle temasınızı tamamen keserek, 6 Nisan günü yapılacak olan olağanüstü kurultayda İMAMOĞLU ve ÖZEL ekibine olan desteğinizi açıkça kamuoyu ile paylaşmanızdır. 


Sağlık, afiyet ve mutluluk dileklerimle.


28/03/2925

Güner YİĞİTBAŞI

Yorum Gönder

Blogger
Facebook
Disqus

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget