Anayasamızın 116 ncı maddesinde, seçimlerin yenilenmesi kararı verilebilmesinin haklı nedenleri belirtilmemiş ise de; meclisin alacağı seçimlerin yenilenmesi kararının, haklı ve makul bir nedeninin olması zorunludur.
Anayasanın 116 ncı maddesine göre; Cumhurbaşkanı da, tek taraflı olarak, seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bunun için de kabul edilebilir makul ve yerinde bir gerekçe olmalıdır.
Cumhurbaşkanın; seçimlerin yenilenmesine, birinci görev döneminde karar vermesi halinde, anayasaya göre iki dönem seçilme hakkı olduğu için, yenilenen seçimlerde de yeniden aday olabilir. Ancak, Cumhurbaşkanı; ikinci döneminde iken seçimlerin yenilenmesine karar verirse, yenilenecek seçimde artık üçüncü kez cumhurbaşkanı adayı olamaz ve cumhurbaşkanı seçilemez.
Şayet, meclis tarafından, 360 milletvekilinin evet oyuyla, Cumhurbaşkanının ikinci döneminde seçimlerin yenilenmesine karar verilirse, Cumhurbaşkanının mağdur olmaması, meclis tarafından kasten ve kötü niyetli olarak görevine son verilmesinin önüne geçmek ve meclisin hiçbir haklı ve zorunlu neden yokken, salt Cumhurbaşkanına karşı seçimlerin yenilenmesi yetkisini kötüye kullanmasını sonuçsuz bırakmak amacıyla, ikinci döneminde olmasına rağmen, Cumhurbaşkanına üçüncü kez aday olma hakkı tanınmıştır.
Anayasanın 116 maddesine göre, ikinci dönemini icra ederken , meclis çoğunluğu tarafından, Cumhurbaşkanını düşürmek amacıyla, kötü niyetli olarak verilecek seçimlerin yenilenmesi kararı, yeniden ve üçüncü kez aday olma yetkisi tanınarak nasıl sonuçsuz bırakılmışsa, aynı meclis çoğunluğu; hiçbir haklı ve zorunlu neden olmadığı halde, sadece, ikinci dönemini icra etmekte olan Cumhurbaşkanına kıyak yapmak, ona üçüncü kez adaylık yolunu açmak amacıyla seçimlerin yenilenmesine karar verememelidir.
Diyelim ki; her şeye rağmen, meclisin 360 milletvekilinin oylarıyla başka hiçbir haklı ve zorunlu neden olmaksızın, sadece, ikinci dönemini icra etmekte olan Cumhurbaşkanına, üçüncü kez adaylık yolunu açmak amacıyla, seçimlerin yenilemesine karar verdi. Bu durumda, meclisin; en geç hangi tarihe kadar seçimlerin yenilenmesine karar verebileceği, anayasada maalesef açıkça yer almamaktadır. Bu anayasal boşluk, ikinci dönemindeki cumhurbaşkanının yeniden adaylığının yolunu açmak için, meclisin seçimlerin yenilenmesine karar verme yetkisinin kötüye kullanılmasına yol açabilecektir, örneğin seçimlerin zamanında yapılacağı tarihten bir ay önce seçimlerin yenilenmesine karar verilerek, üçüncü kez aday olma hak ve yetkisi olmayan cumhurbaşkanına, anayasaya aykırı bir şekilde, üçüncü kez beş yıl süreyle cumhurbaşkanı olabilme yolunu açacaktır. Bu da asla kabul edilemez.
Bu nedenle, meclisin; seçimlerin yenilenmesi kararı verebilme yetkisini, amacının dışında kötüye kullanmasına yol açabilecek olan bu anayasal boşluğun; ara seçimlerin yapılmasına dair anayasada yer alan kurallarla doldurulması zorunludur.
Ara seçimleri düzenleyen anayasanın 78. maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan açık hükme göre; genel seçimlere bir yıl kala, ara seçimi yapılamaz. Bu zorunlu kurala göre, Mayıs 2028 de ve zamanında yapılacak olan genel seçimlere bir yıl kaladan önce, yani, en geç Mayıs 2027 den önceki bir tarihte, meclisin 360 milletvekili çoğunluğunun alacağı seçimlerin yenilenmesi kararıyla genel ve cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılırsa, ERDOĞAN üçüncü kez(bize göre 4. kez olacak)cumhurbaşkanı adayı olabilecektir.
10/03/2025
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Yorum Gönder