Görev Danıştay’a değil Anayasa Mahkemesi’ne aittir diye yazdık zamanında ama.....

Açıkladığımız nedenlerle; Danıştay, bu konuda görev ve yetkisiz olduğuna, görev ve yetkinin Anayasa Mahkemesine ait olduğuna hükmederek, GÖREVSİZLİK

Görev Danıştay’a değil Anayasa Mahkemesi’ne aittir diye yazdık zamanında ama.....
Danıştay 10.Dairesi;  Saray'ın tek imzasıyla İstanbul Sözleşmesinden çıkılması işlemini hukuka uygun bulmuş ve İstanbul Sözleşmesinden tek yanlı çıkış işleminin iptali talebini reddederek, bizleri hiç ama hiç şaşırtmamıştır.

Sarayın tasarrufu ile İstanbul Sözleşmesinden tek yanlı çıkılması işlemi; İstanbul Sözleşmesinin mahiyeti,  hukuken varlık kazanmasındaki usul ve şekiller, sözleşmeden çıkma işleminin doğurduğu sonuçları itibariyle basit bir Cumhurbaşkanlığı kararı ve bir idari işlem olarak değerlendirilerek, yanlış yargı yolu seçilmiş, Anayasa Yargısı yoluna gidilmesi gerekirken, İdari Yargı yoluna gidilmiş, Danıştay 10.Dairesi de, aslında kendisinin görev ve yetki alanına girmeyen,  görüntüsüne ve konulan adına bakıp,   idari bir işlemmiş gibi değerlendirme yaparak esastan inceleme yapmış ve  görevsizlik kararı vereceğine, başvurunun esastan reddine karar vermiştir.

En başta değerli kadınlarımız olmak üzere Türk Milletine geçmişler olsun.

Daha önce, zamanında; İstanbul sözleşmesinden tek yanlı çıkış kararının yargısal  denetlenmesinde görev ve yetkinin Anayasa Mahkemesine ait olduğunu, Danıştay’ın görev ve yetkisinin olmadığını yazdık ve çeşitli platformlarda, sosyal medya ve sosyal medya gruplarında yayınlayarak paylaştık.

Bir Allah’ın kulu hukukçu bizim bu haklı görüşümüze sahip çıkarak destek vermedi. Ama,  televizyonların anlı şanlı yorumcu hukukçuları,  bol bol konuştular, birinin de aklına burada görev Anayasa Mahkemesinindir demek gelmedi.

Bakınız,  biz,  önceki yazılarımızda neler demişiz; 

“İstanbul Sözleşmesinin tek yanlı feshine dair Cumhurbaşkanının anayasaya aykırı kararı,  mahiyeti ve doğurduğu sonuçları itibariyle, idari bir işlem olmayıp,  kanun hükmünde bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesidir.

Adı ne olursa olsun,  bu karar;  hukuken,  Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi kabul edilerek, şekil ve esas yönünden anayasaya ve yasalara  uygun olup olmadığının denetlenmesinde ve iptal edilmesinde,  Anayasa Mahkemesi görevli olup, bu konuda Danıştay asla görevli ve yetkili değildir.”

“Bu iddialı görüşümüzün hukuki nedenlerine gelince; 

Evrensel Hukuk kurallarına göre,  usulde paralellik (şekil muvaziliği) ilkesi esastır.

Bir konu kanun ile düzenlenmiş ve yürürlüğe sokulmuşsa, yine aynı usulle;  yani kanunla yürürlükten kaldırılabilir.

Anayasamızın 90.maddesine göre; hükümleri, iç hukukumuzda kanun hükmünde geçerli olan, kurallar hiyerarşisinde milli hukukun da üzerinde olan, hatta anayasaya aykırılığı dahi ileri sürülemeyen İstanbul sözleşmesi de,  anayasamızın 90. maddesine göre, Türkiye Büyük Millet Meclisinin çıkardığı  bir kanunla onaylanarak yürürlüğe girmiştir.

Usulde paralellik ilkesine göre, İstanbul Sözleşmesinden tek yanlı çıkış da,  ancak Türkiye Büyük Millet Meclisinin çıkaracağı bir kanunla olabilir.

Haydi diyelim ki; meclisten kanun çıkarılmadı. Bunun karşılığı,  sonradan meclisin onayına sunulacak olan Cumhurbaşkanlığı kararnamesidir.

Bu itibarla, Cumhurbaşkanı; ben İstanbul Sözleşmesini tek yanlı feshediyorum ve bu sözleşmeden çıkıyoruz diyorsa ve bu konuda bir karar çıkarmışsa, hukuken bu kararın adı,  Anayasa yargısına ve denetimine tabi olan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesidir.

Peki, Cumhurbaşkanı bu konuda, yani yasayla yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesinin tek yanlı feshedilerek bu sözleşmeden çıkılması konusunda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabilir mi, buna yetkili midir?

Çıkaramaz.

Bu konuda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarma yetkisi yoktur.

Zira; Cumhurbaşkanı anayasanın 104.maddesine göre, ancak yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarabilir.

Anayasanın ikinci kısmının birinci ve ikinci bölümlerinde yer alan temel haklar,  kişi hakları ve ödevleriyle dördüncü bölümde yer alan siyasi haklar ve ödevler,  Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenemez. Anayasada münhasıran kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz.

Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu Ve Yargılama Usulleri Kanununun, Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkilerini düzenleyen 3.maddesine göre; Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin,  şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla açılan iptal davalarına bakmak, Danıştayın değil, Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkisindedir.

Danıştay; Anayasa Mahkemesi  yargı yoluna, Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkisine tabi olan, mahiyeti ve doğurduğu sonuçları itibariyle bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi olarak kabul edilmesi gereken İstanbul Sözleşmesinin feshedilerek sözleşmeden tek yanlı çıkılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararının yargısal denetimini yapamaz, bu kararın şekil ve esas yönünden anayasaya uygun olup olmadığını denetleyemez, bu konuda hüküm kuramaz, aksine bir davranış, görev gaspıdır.

Zaten, bu koşullarda,  sonuç olarak Danıştay'dan anayasaya ve hukuka uygun olumlu bir karar çıkacağı da çok şüphelidir.

Açıkladığımız nedenlerle;  Danıştay, bu konuda görev ve yetkisiz olduğuna, görev ve yetkinin Anayasa Mahkemesine ait olduğuna hükmederek, GÖREVSİZLİK kararı vermelidir.

Ülkemizdeki, bu kadar Hukuk Fakültelerine, hukuk hocalarına, mangalda kül bırakmayan anlı şanlı hukukçulara rağmen,  bu konuda yanlış adım atılmış, İstanbul Sözleşmesine ve bu sözleşmenin koruma altına aldığı kadınlarımıza yazık olmuştur.”

Evet, 29.04.2022 ve öncesinde bunları yazarak dile getirmişiz.

Şimdi, bazı okurlar diyecekler ve soracaklar ki; sanki, Anayasa Mahkemesi farklı mı karar verecekti?

Anayasa Mahkemesi, şu anda tam arzu edilen seviyede olmasa da, ülkemizde tarafsızlığını ve bağımsızlığını koruyabilen tek yüksek mahkemedir.

Bu ülkede ses getirmek için akademisyen hukukçu veya televizyon yorumcusu mu olmak gerekiyor?

Anlamış değiliz.

Hukukçuluk; hukukun, anayasanın ve yasaların gayesine ve ruhuna girip, hukuki gerçekleri ve doğruları yakalayabilmektir.

Buyurun cenaze namazına.

Güner Yiğitbaşı

20/07/2022

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget