Bence Başaramamanın Nedenleri - Gündüz Akgül

Cumhuriyeti kuran partim CHP’nin neden iktidar olamadığını, “Çuvaldızı başkasına batırırken iğneyi de kendine batır.” Özdeyişinden hareketle açıklamaya çalışacağım.

Bence Başaramamanın Nedenleri - Gündüz Akgül
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Cumhuriyeti kuran, devrimleri gerçekleştiren, demokratik çok partili düzene geçen bir çınardır.
İster kabul edin, ister etmeyin, tarihi gerçekler değiştirilemez.
Bu çınar, çok partili döneme geçtikten sonra, ne yazık ki bu güne kadar tek başına iktidar olamadı. İktidarı 14. Mayıs 1950 tarihinde Demokrat Partiye (DP) devrettiği günden bu güne kadar geçen 67 yıl içinde koalisyon hükümetlerinde aldığı görev, 9 yıl, 6 ay, 2 gündür.
CHP, 09 Eylül 1923 tarihinde kuruldu. Tek parti iktidar dönemi olarak CHP’ye fatura kesilen 27 yıllık dönemde, bu gün var olan bütün partilerin ağababaları CHP içinde siyaset yaptıkları halde, ne hikmetse bütün sorumluluk bu günkü CHP’ye fatura edilmektedir. Herkesin orada olduğu göz ardı edilmektedir.
CHP’nin tek parti iktidarı dönemine baktığımızda;
-09.09.1923-10.11.1938 dönemi, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk dönemidir ki bu dönemde, tüm devrimler ardı sıra gerçekleştirilmiş, ekonomik, sosyal ve siyasette büyük başarılar sağlanmış, Türkiye Cumhuriyeti uygar ülkeler arasında yerini almış ve büyük saygı görmüştür. Büyük devrimci Atatürk, döneminde karşı devrimcilere fırsat verilmemiştir.
-11.11.1938-14.05.1950 döneminde ise İsmet İnönü Cumhurbaşkanı seçilmiş, bu günkü partilerin o dönemdeki mensupları, Başbakan, Bakan, Milletvekili ve kamunun her alanında CHP adına görev almışlardır.
Ne yazık ki bu kişilerin yaptığı tüm hatalar bu gün CHP’ye mal edilmektedir.
Örneğin; Dersim İsyanında Başbakan Celal Bayar (sonradan Demokrat Partinin kurucusu ve Cumhurbaşkanı) , Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak (1946 seçimlerinde DP listesinden İstanbul bağımsız milletvekili, 1948 yılında Millet Partisi kurucusu), olmasına karşın, CHP’nin özür dilemesi beklenmektedir.
Özür dilenecekse, devlet adına dilenmesi gerekmektedir.
Bu kısa açıklamadan sonra, 57 yıllık seçmeni, 20 yıllık üyesi ve delegesi olmakla onur duyduğum, Cumhuriyeti kuran partim CHP’nin neden iktidar olamadığını, “Çuvaldızı başkasına batırırken iğneyi de kendine batır.” Özdeyişinden hareketle açıklamaya çalışacağım.
-CHP, kendisine atılan iftiralara açıklıkla ve yurttaşları ikna edecek şekilde yanıtlamamaktadır. CHP, “Camilerimizi ahır yaptılar” yalanını, Tarihçi Sinan Meydan’ın kitaplarında açıkladığı sebeplerle çürütememektedir.
-Yerel yönetimlerde ki çekişmeler ve delege ağalığı CHP’ye büyük zarar vermektedir. CHP’de biat kültürü olmadığından, delege ağaları ile örgüt arasında sorunlar eksik olmamaktadır.
-Sağlıklı bir üye kayıt denetimden sonra, mutlaka ön seçimlerin üyelerle yapılması zorunluluk haline gelmiştir. Zaman geçirilmeden bu konuya neşter vurulmalıdır.
-Yerel yönetim adayları ön seçimle belirlenmeli, Merkezden gösterilecek adayların seçiminde de, yurttaşlara sorun çıkarak adaylar değil, sorun çözen ve herkesi dinleyip sorununa çare bulan adaylara öncelik verilmelidir.
-Genel Başkan tarafından kullanılacak Milletvekili aday kontenjanı az bir sayıda tutulmalı, bu kontenjanların, örgüt alt yapısı olmayan CHP'ye katkı sağlayacakları anlaşılan sosyal demokrat bilim adamlar ve bürokratlar için kullanılmasına özen gösterilmelidir.
-Genel Başkan, “evet efendim, haklısınız efendim” diyenleri değil, gerektiğinde doğrular için kendisine itiraz edebilecek danışmanlar almalı, Genel Başkan her şeyi bilir hatasına düşülmemelidir.  Başarının öncelikli koşulu doğruyu yakalamaktır.
-Bir dönemler “küçük osun benim olsun” politikasını uygulayanların hatasına düşülmemeli, iktidara yürüme hedeflenmelidir.
-Gerek Milletvekilliği, gerekse yerel yönetimlere seçilecek kişilere belli bir dönem kısıtlaması (2-3 gibi) getirilmeli ve bu makamların sürekli ayni kişiler tarafından işgali önlenmeli, gençlere ve partiye emeği geçen diğer partililere olanak tanınmalıdır.
-Gerek Milletvekilliğine, gerekse yerel yönetimlere aday olanlar, adaylık sürecinde hoş görünmelerine karşılık, seçildikten sonra partililere sahip çıkmadıkları, kendilerinden herhangi bir yardım istendiğinde de ilgilenmedikleri görülmekte ve bu durum partiye ilgiyi azaltmaktadır.
-Genel Merkez tarafından zaman zaman yerel yönetimler hakkında ki yakınmalar dinlenmeli ve yapılan hatalar giderilmelidir.
-Parti teşkilatları ile yerel yönetimler arasındaki sorunlar partiye zarar vermektedir. Buna neden olanlara gereken yapılmalıdır.
-CHP, Tüzüğü ve programı gereği sosyal demokrat, Cumhuriyeti kurmuş devrimleri gerçekleştirmiş bir partidir. Tabanı aydın, demokrat, işçi, memur, emekli, dar gelirli ve küçük esnaftır.  Çıkar CHP’de söz konusu değildir. Bu nedenle tabanına neler verebileceğini açıkça anlatmalı, sağdan medet ummamalı ve devrimlerden ödün verilmemelidir.
-Özellikle yerel yönetimlerin hataları yüzünden CHP kalesi sayılan yerleri (özellikle İzmir’i) kaybederken şaşmayın. Seçimler yaklaşmışken acilen önlem alınmalıdır.
Yurttaşların arasında bulunan ve devamlı onların nabızlarını tutan biri olarak, saydığım öneriler uygulandığında başarı sağlanacağından kuşkum yoktur.  
Şu anda saptadıklarım bunlar. Umarım birileri okur ve haklı bulduklarına işlerlik kazandırır.

07.09.2017
Gündüz AKGÜL 
Emekli Cumhuriyet Savcısı  

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget