Halk otobüsünde rastladığım şampiyon

Adının Hamid Demir olduğunu ve engellilerde dünya yüzme şampiyonu olduğunu öğrendiğim bu sakallı adama daha çok şaşırıp hayranlık duymaya başladım.

Halk otobüsünde rastladığım şampiyon
16 Nisan 2024 günü Kızılay’dan Batıkent’teki evime gitmek üzere bir özel halk otobüsüne bindim. Sakallı birinin yanındaki boş koltuğa oturup gazetemi açarak okumaya başladım. 

Bir süre sonra yandaki adama bir göz attım, aman Tanrım birden şaşırdım, adamın yanımdaki adamın iki eli dirsekten biraz aşağısından olmak üzere kolları yoktu. Adama birden, “aman Allah’ım senin ellerin nerede” diyerek adama şaşkınlığımı dile getiriverdim. Adının Hamid Demir olduğunu ve engellilerde dünya yüzme şampiyonu olduğunu öğrendiğim bu sakallı adama daha çok şaşırıp hayranlık duymaya başladım. Hemen okumakta olduğum gazeteyi bırakarak iki elleri olmayan esmer ve sakalı ile Hazreti Ali’ye benzettiğim bu şampiyona yöneldim. 

İki elleri doğuştan olmayan Hamid Demir, Ankara Yenimahalle ilçesi Gazimahalle’de oturuyormuş. Otobüs bu mahalleden geçtiğinden ve durağa yaklaştığımız için yaşamı hakkında daha çok bilgi almak için de telaşlandım. 32 yaşında Çalışma Bakanlığında çalışıyormuş, kendisine acele sormamla şunları anlatmaya çalıştı:

 “Yüzmeyle uğraşıyorum milli sporcuyum, 95 tane madalyam var, Londra’da birinci oldum. Yeni evlendim, 20 yıldır sporla uğraşıyorum”. 

Engelli halini kendimce sorgulamak için, hani derler ya “çok yakın akraba ile evlilikten doğan çocukların sakat olma olasılığı daha fazladır”, diye bir düşünce var; ona annenle baban yakın akraba mı idi, dedim. O şöyle yanıtladı:

“Doğuştan engelliyim, annemle babam yakın akraba değildi. Bu engelli halimin neden olduğunu bilmiyorum, araştırdık ama nedenini bulamadık. Benden sonra iki tane kardeşim var onlarda bir engel yok”. Durak yaklaştığı için ona kısa kesik kesik sordum, o da kısa kısa şöyle yanıtlar verdi:

“Dünya şampiyonu olan bir arkadaşım var o da engelli. 95 madalyam var, uluslararası ülkemizde olmak üzere. Eşim ev hanımı. Öbür kardeşlerim de herhangi bir engel yok. Çalışma Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü’nde çalışıyorum. İş ve işverenle ilgili alanda çalışmalarımız var.  Gazi mahallesinde oturuyorum, Gazi Yüzme havuzu bize yakın orada antrenman yapıyorum.  Günde iki üç antrenman yaptığımız günler oluyor, mayomuz kurumadan havuza girdiğimiz anlar oluyor. 

Çalışma Bakanlığında çalışan sakallı Hamid Demir’i otobüsün içinde ilk gördüğümde, muhtemelen bu imam, diye düşünmüştüm. Bu kara sakallı şampiyona, bu sakallı halinizle Çalışma Bakanlığında çalışırken, bir engel teşkil etmiyor mu, diye sorduğumda, “yo bir engeli yok” dedi. Kendi kendime sakallılar, tarikatçılar kamuda toplumda yönetim eliyle arttıkça Talibanlaşıyor muyuz yoksa diye aklımdan bir düşünce geçiverdi. 

Bu engelli halinizle kendinizi iyi yetiştirmişsiniz, diye sorduğumda şöyle dedi: “Anne babama çok teşekkür ederim, onların büyük desteğini gördüm. Yeteneklerimi keşfetmekte her zaman yanımda oldular, her zaman beni desteklediler; şükür Allaha işimden de yaşantımla da memnunum, engel bence insanların vücudundan ziyade kafasında düşüncesindedir.”

Durakta inmeden önce, önümüzdeki bir genç kıza cep telefonumu vererek şampiyon Hamid Demir’le bir fotoğrafımız çektirdim.

Elleriniz olmadığı halde telefonla nasıl konuşuyorsunuz, nasıl arama yapıyorsunuz, diye sorduğumda, iki eli de olmayan ve engelli dalında dünya şampiyonu olan 95 madalyalı Hamid Demir, telefonunu çantadan ite kaka çıkardı, iki odun parçası gibi duran kolları ile telefonunu bu iki kol arasına ve göğsüne dayayarak, kolun bir kemik çıkıntısından tuşlara dokundu ve telefonunu açtı. Onun ineceği Gazimahallesi’ndeki durağa geldiğimizden vedalaştık o durakta indi.  Maharetine şaşıp kaldığım bu şampiyonumuza başarılar diledim. 

Cevat Kulaksız kulcevat599@gmail.com




Doğuştan bedensel engelli, 29 yaşındaki milli yüzücü Hamit Demir, yaklaşık 11 yıldır süren profesyonel spor yaşamına 92 madalya sığdırdı.


Siyaset bilimi üzerine yüksek lisansını tamamlayan ve engelli bireylerin anayasal hakları üzerine çalışmalar da yürüten Demir, gelecekte Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altında milletvekili olarak mücadelesini sürdürmeyi hayal ediyor.


Hayatını birçok başarıyla zenginleştiren Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1992'de doğuştan engelli birey olarak dünyaya geldiğini, bunun kendisi için sadece bir farklılık olduğunu, bu nedenle de çok fazla üzerinde durmadığını söyledi. Demir, "Bu durumu kadın-erkek gibi cinsiyet farklılığı gibi bir başka farklılık olarak gördüm. Hepimiz birbirimizden farklıyız, ideolojilerimiz, yaşam tarzımız ve dünyayı algılayışımız her şeyimiz bir farklılıktan ibaret. Bedensel engelim de bunun gibi diğer bir farklılık olarak gördüm." diye konuştu.


Her zaman hayata pozitif yaklaştığının altını çizen Demir, "Neler yapamadığım değil ne yapabileceğim üzerinde durdum. 2015 yılında Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldum. Yine 2020 yılında da Hacıbayram Veli Üniversitesi'nde Siyaset ve Sosyal Bilimler alanında yüksek lisansımı tamamladım. Akademik kariyerime de doktora yaparak devam edeceğim." dedi.


Yüzme sporu ile 2010'da tanıştığını aktaran Demir, yaklaşık 6 ay içinde yüzmeyi öğrendiğini söyledi. Demir, ilk su ile tanıştığında kendini boğulacakmış gibi hissettiğini belirterek, şöyle devam etti:


"Adeta havuz kazan gibiydi ve benim için daha zordu. Çünkü, fiziksel anlamda bir sürü dezavantajım var. Yüzme, bir meydan okuyuş. Çünkü, yer çekimine meydan okuyorsun. Yüzmek, benim için hayatımın olmazsa olmazı. Başarı ve madalyalar da bu sevincin ekstrası oluyor. Çalıştım ve sonunda birçok madalyanın sahibi oldum. 2013 yılında ilk kez milli sporcu olarak Brezilya'da Türkiye'yi temsil ettim."


Bugüne kadar katıldığı ulusal ve uluslararası yarışmalarda çok sayıda başarıya imza atan Demir, "Bugüne kadar 92 madalya kazandım ve 25 kere de milli mayoyu giydim. Onun dışında da farklı müsabakalarda yer aldım." diye konuştu.


"En büyük amacım milletvekili olarak milletin meclisinde yer almak"

Sporun yanı sıra akademik hayatta da başarılara sahip olan Demir, topluma karşı herkesin sorumlulukları olduğunu ve buna göre yaşaması gerektiğini söyleyerek, sözlerine şöyle devam etti:


"Birikim ve tecrübelerin aktarımı çok önemli. Ben başardım ama benim gibi keşfedilmeyi bekleyen bir sürü engelli birey var. Bu tecrübelerimi onlara aktarmak istiyorum. Benim gibi engelli olan bireylerin hak mücadelesinde onların yanında olmak istiyorum. En büyük hayalim ve amacım, benimle aynı kaderi paylaşan kişilerin sözcüsü olmak ve milletin meclisinde yer almak. Onun dışında da doktora eğitimime devam etmek ve sahip olduğum birikimleri, zorlukları aktararak, başkalarının bu zorluklar karşısında nasıl baş edebileceklerini aktarmak istiyorum. Ben, bunun en canlı örneğiyim."


İlk aşamada, doktora sonrası üniversitede öğretim üyesi olarak görev yapmak istediğini dile getiren Demir, "En büyük amacım ise milletvekili olarak milletin meclisinde yer almak. Bunun dışında Sayın Cumhurbaşkanımızla görüşebilmek istiyorum. Kendisiyle konuşmak istediğim şeyler var. Uygun görürlerse görüşmeyi çok isterim." dedi.


Milli yüzücü, şunları kaydetti:


"En temel sorunlar, erişilebilirlik. Çünkü, tesislerin erişilebilirliği önemli. Bunun yanı sıra ehliyet ile ilgili sorunlar yaşıyoruz. Ulaşım büyük sıkıntı. Ben toplu taşımayı çok kullanamıyorum, çok zor oluyor. Ehliyete ilişkin yönetmelikte sorunlar mevcut. Bununla ilgili sorunlar aşılırsa çok mutlu oluruz. Erişilebilirlik herkesin hakkı, bunun pratik ve eylemsel olarak gerçekleştirilmesi gerekiyor."


Demir, engelli bireylere de şöyle seslendi:


"Yapabildiğiniz şeyleri keşfedin. Çünkü, hepimiz için hayatın bir başlangıcı ve bitişi var. Önemli olan bu başlangıç ve bitişte neler yapabildik. Bu çok önemli. Zorluklara takılıp köşeye çekilmek çok basit. Önemli olan zorlukları aşabilmek ve onlarla yaşayabilmektir. Bunun üzerine de bir şeyler ekleyip başarı elde edebilmektir. Herkesin bir potansiyeli var. Hayatın içinde yer alabilmek için birbirimize benzemek zorunda değiliz. Hepimiz, farklıyız ve toplumu zengin kılan şey de bu. Bu farklılığın bir parçası olarak potansiyelimiz ölçüsünde hayatın içinde yer almalı ve bir şeyler üretmeliyiz."


Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.


*

Paralimpik Milli Yüzücü Hamit Demir "İş'te Ben!" de bizlere en büyük başarının mücadele etmek olduğunu anlatıyor. 12 yıllık profesyonel yüzücülük yapan Hamit Demir, ulusal ve uluslararası alanda katıldığı yarışmalarda 95 madalya kazanarak ülkemizin adını dünyaya duyurmaya devam ediyor. Hep birlikte bu başarıyı içtenlikle kutluyoruz.


“yeni nesil” Laterna TV, entelektüel içerikleri eğlenceli hâle getirerek sunan dijital medya!


Hamit Demir:  

En Büyük Başarı Mücadele Etmek / İş'te Ben! - Paralimpik Milli Yüzücü 

2009 yılında yüzmeye başladım. 9 5 madalya aldım.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget