Bahçeli'den Kontrollü Blöf Tehdit Sitem Ve Zorunlu Biat Ve Bağlılık İçeren Bir Açıklama

Bahçelinin dünkü açıklaması; başı, ortası ve kıçı birbiriyle çelişen, bir bütünlük arz etmeyen, darda kalan ve köşeye sıkışmışlık korkusu yaşayan

Bahçeli'den Kontrollü Blöf Tehdit Sitem  Ve Zorunlu Biat Ve Bağlılık İçeren Bir Açıklama
Bahçelinin dünkü açıklaması;  başı,  ortası ve kıçı birbiriyle çelişen, bir bütünlük arz etmeyen,  darda kalan ve köşeye sıkışmışlık korkusu yaşayan  bir insanın hezeyanlarını içinde barındıran, kontrollü bir blöf, sitem,  tehdit ve sonunda da,  zoraki de olsa, mecbur kalınan bir bağlılık ve biat içeren,  dara düşmüş bir insanın beyanları olarak değerlendirilebilir. 


Açıklamada yer alan; ”İddianamesi hazırlanan bir cinayet davası üzerinden de Milliyetçi-Ülkücü Hareket’e yönelik itibar suikastının yaygınlaşması,  bu suikasta refakat eden kimi isimlerin sürekli parlatılması,  dahası kapı kapı gezdirilmesi,  ekran ekran dolaştırılması,  bir hak ve hukuk arayışından öte iç huzur ve barış ortamını zehirlemeye tam teşebbüstür.  “ beyanı çok dikkat çekicidir. 


Öldürülen Sinan ATEŞ'in eşi Ayşe ATEŞ'in; üzeri kapatılmak istenen eşinin öldürülmesi eyleminin azmettiricilerinin bulunarak yargılanmasını istemesi ve bu amaçla medet umduğu yetkililerin kapılarını çalarak derdini anlatmasından daha doğal ne olabilir ki?


Sinan ATEŞ cinayeti ile ülkü ocaklarının ve MHP'nin bir ilgisi yoksa, BAHÇELİ'nin;  Ayşe ATEŞ'in hak arama ziyaretlerini, ekranlara çıkışlarını, kanal kanal ve  kapı kapı dolaşarak hak aramasını,  iç huzur ve barış ortamını zehirleme girişimi  olarak değerlendirmesini anlamak mümkün değildir kanaatimce. Hak aramak,  ne zamandan beri barış ortamını zehirleme olarak değerlendirilmeye başlandı bu ülkede,  acaba?


BAHÇELİ; bu beyanıyla, öldürülen Sinan ATEŞ'in eşi Ayşe ATEŞ'in,  azmettiricilerin bulunması arayışı ve çabası içinde çırpınmasından, bu amaçla  iktidar ve muhalefet liderleriyle görüşmesinden ve televizyonlara çıkarak bildiklerini anlatmasından endişelendiğini, adeta korktuğunu zımnen itiraf etmiş ve Ayşe ATEŞ'in olması gereken, bu çok doğal ve yerinde olan davranışını,  hangi barışsa,  barış ortamını zehirlemeye tam teşebbüs olarak değerlendirme saçmalığına imza atmıştır. 


Bize göre, asıl barış ortamını zehirlemek, kamu vicdanını acıtacak şekilde, eldeki kanıtları karartarak,  bu siyasi cinayet ve suikastın üzerinin kapatılmak istenmesidir. 


BAHÇELİ; asıl amacının, Sinan ATEŞ cinayetinin üzerine gidilmesinden doğan korkusundan kaynaklı olmasına rağmen, bu korkusunu gizlemek için, Cumhur İttifakını bozar ve iktidarına son veririm algısı yaratacak,  kontrollü blöf ve tehdit içeren ancak sonunda mutlak bağlılık beyan eden, oldukça uzun olan açıklamalarına, ERDOĞAN ve ÖZEL arasındaki yakınlaşma, diyalog, karşılıklı ziyaret ve normalleşme girişimlerini de sos olarak ilave etmek gereği duymuş ve “Milliyetçi Hareket Partisi iyi niyetli,  yapıcı,  yol açıcı,  millet ve ülke lehine olduktan sonra söz konusu munzam ve muhassıl diyalogları kuşkusuz makul ve mantıklı değerlendirmekten en ufak rahatsızlık duymayacaktır.  “ibaresini de eklemiştir. 


BAHÇELİ'nin asıl amacı, iktidar ortağı ERDOĞAN'ın;  Sinan ATEŞ cinayetinin üzerine,  sonuna kadar gitmesinin önüne geçme isteğidir. 


BAHÇELİ;  her olumsuzluğa rağmen, Cumhur İttifakının ve bu ittifak içindeki gücünün devamından yana olup, kendisi ve MHP için en büyük olumsuzluk ve tehlikenin;  Cumhur İttifakının ve ERDOĞAN ile arasının bozulmasından kaynaklanacak,  sonuçları çok ağır,  olası yeni gelişmelerin olacağının bilincindedir. 


BAHÇELİ'nin açıklamasının son bölümünde yer alan; ” Buna rağmen Cumhur İttifakı’na bağlılığımız kararlılıkla devam edecek,  TBMM’de kanun tekliflerine verilen desteğimiz aynen sürecektir.  Kaldı ki Cumhur İttifakı’ndan tavizimiz,  geri dönüşümüz,  yarı yolda bırakmamız,  ilkelerinden ve hedeflerinden cayma göstermemiz mümkün değildir.  “şeklindeki, sonuç itibariyle ERDOĞAN'a ve Cumhur İttifakına  bağlılık ve destek içeren beyanları,  BAHÇELİ'nin; Sinan ATEŞ cinayetinden kaynaklı korkularının tetiklediği açıklamasının; kontrollü bir blöf, sitem ve tehdit içeren,  çaresizlikten kaynaklı, çelişkili ve  içi boş bir metin olduğunu gözler önüne sermektedir. 


Anlaşılan o ki; kimse,  BAHÇELİ'den Cumhur İttifakına son vererek bir erken seçim açıklaması beklemesin.


13/06/2024

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget