Üniversite Öğrencilerine Yapılan Palalı Saldırılar Basın Açıklaması İle Protesto Edildi
Konuşmacılar vatandaşları
6 Aralık’ta Tandoğan Meydanında yapacakları mitinge davet ettiler. 
33 Kuruluştan oluşan (dernek,
vakıf, sendika) YURTTAŞ BİRLİKTELİĞİ ortaklaşa olarak, Hacettepe
Üniversitesi Öğrencilerine pala gibi kesici aletlerle yapılan, saldırılarda
bazı öğrenciler yaralanmıştı, bu saldırılar basın açıklaması ile protesto
edildi. 
3 Kasım 2025 günü Yüksek
Ticaretliler Derneği salonunda çeşitli dernek, vakıf, sendika kuruluşların
temsilcileri ile salonda bulunan katılımcılara basın açıklaması yapılarak
üniversite öğrencilerine yapılan saldırılar protesto edildi. Basın bildirisini
Dernek Başkanı Av. Şenal Sarıhan tarafından sunarken şunlar açıklandı:
“Hacettepe öğrencilerinin
yanındayız. Üniversite Gençliğinden emeklilere mücadeleyi her alanda
büyüteceğiz.
“Üniversitelerin açılmasıyla birlikte farklı kampüslerde beslenme hakkı gibi temel haklar için seslerini yükselten, Filistin halkı ile dayanışmak için bir araya gelen öğrencilere, okul içindeki farklı gruplar tarafından saldırılar yapıldığı haberlerini aldık. Bu haberleri, yenileri izledi; 27 Ekim’de Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü’nde “Reis değişimi” adıyla bir provokasyon gerçekleştirilmek istendi. Üniversite dışından, yüzleri maskeli, ellerinde palalarıyla kampüse gelenlerin desteğiyle öğrencilere saldırılmış, bir öğrenci kafasından bir diğer öğrenci ise dizlerinden ağır şekilde yaralanmıştı. Saldırı, metro girişindeki öğrencilere de yönelmiş. Ve öğrencilere şiddet uygulanmıştı. Ne var ki, gözaltına alınanların saldırganlar yerine mağdurlar olduğu haberi basına yansıdı. Palayla yaralandığı için muayene sırasını bekleyen bir öğrenci ve dayanışma için hastaneye gelen toplam 23 öğrenci hastaneden zorla gözaltına alınmıştı. Bu öğrenciler daha sonra salındılar. Ancak saldırıyı gerçekleştirenlerden gözaltına alınan oldu mu ve haklarında ne gibi bir işlem yapıldı henüz bilmiyoruz! Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü, bu grupla ilgili olarak 5 Mayıs 2024’te üç yıldır kampüste pek çok saldırıya karıştıkları ve kampüsün huzurunu bozdukları” açıklaması yapılmıştı. Bu kez, grupları eşitleyen “karşıt görüşlü gruplar” kurgusunu kullandı. Oysa, bir taraftan elleri palalı, yüzleri maskeli, eğitimli profesyonel saldırganlar diğer tarafta yemek hakları için mücadele eden üniversite öğrencileri bulunmaktaydı. Saldırganların, farklı görüşlere, görüşle-fikirle yanıt vermeyi değil, şiddetle karşılamayı istedikleri açıktı. Üniversite öğrencilerinin çok masum istemleri için dahi seslerini yükseltmelerine izin verşilmek istenmiyordu.
Bizler, demokratik kitle
örgütlerinin, meslek örgütlerinin yan yana geldiği, Yurttaş Birlikteliği
olarak, hakları için mücadele eden Hacettepe öğrencilerinin yanında olduğumuzu
bir kez daha ifade ediyoruz.
Biliyoruz ki bu saldırı, geçmişten
bugüne demokratik hakları için verdikleri mücadele ile ülkeyi
demokratikleştiren gençliğin engellenmesi girişimidir. Gençliğin, 19 Mart’ta
Beyazıt’tan başlayan, dalga dalga Ankara Üniversitesine yayılan demokratik
talepleri yok sayılmak istenmektedir. Ancak, yurttaşlar ve hak arama
geleneğinin sürdürücüsü olan Yurttaş Birlikteliği olarak, bizim birleşenlerimiz
ve çocuklarımız olan üniversite gençliğinin demokratik mücadelesinin yanında
olduğumuzu ifade etmek isteriz.
“Bugüne kadar yanıtlanmadığı için, Türkiye’nin dört bir yanından yükselen soruları bugün bir kez daha soruyoruz:
-Ellerinde palalar, yüzlerinde
maskelerle üniversitelilere saldıranlar kimlerdir? Bu çeteler kimler tarafından
beslenmektedir?
-Saldırıya uğrayan
üniversiteliler gözaltına alınırken saldırganlar da gözaltına alınmış mıdır?
Haklarında ne gibi işlem yapılmıştır?
-Üniversitenin Sayın Kayyım
Rektörü, daha dün üniversitenin huzurunu bozduklarını ifade ettiği bu saldırgan
grupla ilgili bugün neden tutumunu değiştirmiştir?
“Gençlik, mücadele geleneğini
1923’lerin Tıbbiyeli Nazımlar’ından bugüne onurla taşıyor.
İktidar, Üniversite gençliğinin
haklı istemlerini yerine getirmek için harekete geçmek yerine hareketsiz
kalıyor. Aksine, bu istemlere karşı şiddet uygulayanları engellemeyerek
koruyor. Bu tutumu ile derinleşen yoksulluğun, emek sömürüsünün,
geleceksizliğin, hak gasplarının karşısında susalım istiyor. Tek söz iktidarın
olsun istiyor. Kazanmadıkları tüm seçimleri yok sayıp ülkeyi kayyum siyasetiyle
yönetmek istiyor. Demokratik seçimlerle, seçilmiş yerel yönetim başkanları
tutuklanıyor. Bugün Tele 1’e bu nedenle kayyum atanıyor Merdan Yanardağ
gözaltına alınıp tutuklanıyor. Mezopotamya Ajans ve Jin News muhabirlerinin
cezaları istinaf dairesince onanıyor.
           Gençler, işçiler, kamu görevlileri, serbest
çalışanlar, emekliler, kadınlar, erkekler kısaca emekçiler! Yurttaşlar! Susacak
mıyız? Hayır!
Emek mücadelesini, haklar mücadelesini büyüteceğiz. 6
Aralık’ta Tandoğan’dayız.
Üniversite gençliğinden, bütçe hakkı için mücadele eden
toplumun geniş kesimlerine ve insanca bir yaşam mücadelesini büyüten emeklilere
mücadelenin köprülerini kuruyoruz. 6 Aralık’ta emeklilerin bütçe hakkı için Tandoğan
Meydanı’nda olacağız. Yılarca topluma hizmet için dişini tırnağına takarak
çalışmış, sayıları 17 milyona ulaşmış emeklilerin insan onurunu zedeleyecek bir
yoksulluğa mahkûm edilmesine karşı bütçe hakkımızı isteyeceğiz. Bütçe Hakkı
mitinginde geleceksizleştiren gençlikle, bütçe hakkını isteyen kamu
emekçileriyle, Türkiye’nin dört bir yanında yoksulluğa karşı hakları için
direnen emekçilerle, emeklilik hakkı talep edenlerle buluşacağız.
           Biliyoruz, onlar bir avuç, biz milyonlarız.
Bütçe hakkımızı istiyoruz ve alacağız.
Haksızlıklara karşı yan yana olduğumuz gibi mücadelede de
yan yana olacağımıza inanarak, tüm yurttaşları, emeklilerin sesini çoğaltmak
üzere 6 Aralık’ta Tandoğan Meydanı’na bekliyoruz”
YURTTAŞ  BİRLİKTELİĞİ
Bu bildiriden sonra Eğitim-Sen,
Halkevleri gibi bazı sivil toplum örgütlerinin temsilci başkanları, üniversite
öğrencilerine yapılan palalı saldırılar, bu saldırılara ilgisiz kalan dekanlar,
hükümet ilgilileri kınanırken, topluca öğrencilerin haklarının savunacakları ve
öğrencilerin yanında olacaklarını gibi konuları kapsayan konuşmalar yaptılar.
Palalı maskeli iktidar
militanlarının saldırısından yaralanan (alnında sargı band olan) Hacettepe
Üniversitesi öğrencisi Arif Kalaycı yaptığı konuşmada, üniversitede yüzü
maskeli, eli palalı kişilerin üniversite öğrencilerine saldırılarından,
rektörlerin ve hükümetin bu saldırılara ilgisiz kaldıklarını, bu saldırılarda
polisin saldırganları değil de saldırıya uğrayan öğrencileri gözaltına
aldıklarını gibi maruz kaldıkları saldırılar ve öteki sorunları hakkında
açıklamalarda bulundu.
Cevat Kulaksız kulcevat599@gmail.com.



