Fatih Altaylı Kararı

Gazeteci Fatih ALTAYLI'ın mahkumiyetine neden olan sarf ettiği sözlerinin Cumhurbaşkanını tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağını tartışacak değiliz

Fatih Altaylı Kararı
Gazeteci Fatih ALTAYLI'ın mahkumiyetine neden olan sarf ettiği sözlerinin Cumhurbaşkanını tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağını tartışacak değiliz.

 

Suç sabit veya değil, kanun yollarından sonra bu kesinlik kazanacak.

 

Bu yazımızda hükümle birlikte tutukluluk halinin devamına karar verilmesinin hukuken yerinde olup olmadığını değerlendirmeye çalışacağız.

 

Bilindiği gibi,  tutuklama,  maddi hakikate ulaşarak adil bir karar verebilmek amacıyla başvurulan yasal bir koruma tedbiridir.

 

Bu nedenle, Ceza Muhakemesi Kanununun dördüncü kısım ikinci bölümünde yasal koşulları düzenlenen tutuklamanın kanunda yer aldığı kısmın  başlığında da koruma tedbirleri ifadesi yer almaktadır.

 

Fatih ALTAYLI; hakkında açılan soruşturma evresinde henüz şüpheli iken Cumhurbaşkanını tehdit suçundan tutuklanmış ve hakkında açılan davanın kabulüyle sanık sıfatını alarak yargılandığı kovuşturma evresinde de tutukluluk koruma tedbirine devam edilmiş, bu süre zarfında deliller toplanmış,  tutuklu olarak el altında tutularak maddi hakikate ulaşmak amacıyla yapılması gereken tüm yargılama işlemleri tamamlanmış ve mahkemece bir sonuca ulaşılmış, karar açıklanmış ve bu karar mahkumiyet  şeklinde tecelli etmiş olup, böylece Fatih ALTAYLI hakkında hazırlık aşamasında verilen tutuklama koruma tedbiri kararı, amacına ulaşmıştır.  

 

Evrensel bir hukuk kuralı olan masumluk karinesi, Fatih ALTAYLI için de geçerli olup, hakkında mahkumiyet kararı verilen ve hakkındaki bu karar henüz kesinleşmeyen  Fatih ALTAYLI,  halen masum ve suçsuz olup, suçluluğu hakkında verilen mahkumiyet kararının yasal denetim yollarından geçmesinden sonra suçlu olup olmadığı kesinleşecek ve hakkındaki mahkumiyet kararı aynen kesinleşirse infazı kabil bir mahkeme kararı ortaya çıkacaktır.

 

Tutuklama, adil bir yargılama yaparak doğru bir şekilde maddi hakikate ulaşma amacına matuf bir emniyet ve koruma tedbiri olup, ileride kesinleşmesi olası muhtemel bir ceza mahkumiyet kararının peşinen infazı ve bu yolla infazın garanti altına alınması kurumu değildir.

 

Fatih ALTAYLI'yı yargılayarak mahkum eden mahkeme; bu kararın kesin bir karar olmadığını, yasal denetim yollarından geçerken lehe bozulabileceğini, kararın beraatla sonuçlanabileceğini, kaldı ki; ileride karar kesinleşse dahi,  infaz iyileştirmeleri ve tutuklu kalınan sürelerin mahsubu da  dikkate alındığında, verdiği ceza süresine nazarn, Fatih ALTAYLI'nın telafisi imkansız bir mağduriyete uğrayacağını düşünmemiş ve hükümle birlikte tahliye kararı vermemiştir.

 

Karar; tutuklama kurumunun amacına, tutuklamanın henüz kesinleşmemiş ileride kesinleşmesi olası bir cezanın peşinen avans yoluyla infazı kurumu olmadığı ve  tutuklamanın istisna olduğu ilkesine, masumiyet karinesine, bir kararın infaz edilebilmesi için kesinleşmesinin gerekliliği ilkesine, yerel mahkeme kararlarının kesin olmayıp yasal denetime tabi olduğu ilkelerine açıkça aykırıdır.

 

27/11/2025

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget