Mahkûmlar için önemli düzenlemeler yolda - Saygı Öztürk

TBMM Adalet Komisyonu önümüzdeki Perşembe günü hükümlüleri, yakınlarını ilgilendiren “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu ile Denetimli Serbes

Mahkûmlar için önemli düzenlemeler yolda - Saygı Öztürk
TBMM Adalet Komisyonu önümüzdeki Perşembe günü hükümlüleri, yakınlarını ilgilendiren “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu ile Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurumu Kanunlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" ele alınıp sonuçlandıracak. Tasarının yasalaşması halinde yaklaşık 10 bini aşkın hükümlü salıverilecek..
Tasarı, koşullu salıverilmesine bir yıl ve daha az süre kalan iyi halli hükümlülerin kalan cezasını dışarıda çekmesi, tutuklama tedbirinin sık ve uzun süreli uygulanmasının önünü kapatmayı amaçlıyor.. Tabi ki bunun da bir bedeli var: Tam 8 bin 60 yeni kadro alınacak.
Açık ceza infaz kurumlarında cezasının altı ayını kesintisiz olarak geçiren veya çocuk eğitimevinde toplam cezasının beşte birini tamamlayanlardan, koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan hükümlülerin istekleri halinde, cezalarının, koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmına denetimli serbestlik tedbiri uygulanacak. Buna, ceza infaz kurumu idaresince hazırlanan değerlendirme raporu dikkate alınmak suretiyle infaz hakimi karar verecek.
Açık ceza infaz kurumuna ayrılma şartları oluştuğu halde, iradesi dışında bir nedenle açık ceza infaz kurumuna ayrılamayan veya bu nedenle kapalı ceza infaz kurumuna gönderilen iyi halli hükümlüler de infaz hükmünden yararlanabilecekler.
Cezasının dışarıda infazına karar verilen hükümlünün; koşullu salıverilme tarihine kadar kamuya yararlı bir işte ücretsiz olarak çalıştırılması, bir konut ya da bölgede denetim ve gözetim altında bulundurulması, belirlenen yer veya bölgeler gitmemesi veyahut belirlenen programlara katılması öngörülüyor.
Cezaya dönüşen tutukluluk
Bugün en çok şikayet edilen konu, “tutuklamanın cezaya dönüşmesi”dir. Yeni tasarı bu sorunu çözüyor mu? Adalet Komisyonu Üyesi CHP Milletvekili Ali Rıza Öztürk’e bunu soruyorum. Öztürk, “Tasarıda, tutuklama tedbirinin yargılama ve ceza yerine geçmesi sorunu çözülemediği gibi, bu sorunun çözümü konusunda hukuk kurallarında ve özellikle uygulamada olumlu bir adım da atılmış değil” diyor. Öztürk şöyle devam ediyor:
“İşte bu noktada, tasarıda önerilen eklemenin gerçekten tutuklama tedbirinin uygulamasını azaltabileceğini ve yerine adli kontrol tedbirini güçlendirebileceği söylenebilir. Ancak madde gerekçesi incelendiğinde maddede geçen ‘şüpheli’ ve ‘sanık’ ibarelerine yer bile verilmemiş.”
Tutuklama tedbirinin ikinci plana atılması ve yerine adli kontrol tedbirinin uygulanmasının, yargılamaların önüne de geçmemesi gerekiyor. Öztürk,. “Dileriz, ‘önce tutuklayalım, sonra yargılarız’ mantığı da sona erer ve ülkemizin bağlı olduğu hukuk kuralları ile hukukun evrensel ilke ve esasları uygulanmaya başlar” diyor..
Barolar Birliği’nin karşı olduğu bölüm
Türkiye Barolar Birliği, yeni yargı paketi konusunda kapsamlı bir rapor hazırladı. Yönetim Kurulu Üyesi Celal Ülgen, TBMM Adalet Komisyonu’nda önerilerini ve yasada getirilen bazı hükümlere niçin karşı olduklarını ve buna karşı kendi önerilerini anlatacak. Önümüzdeki Perşembe günü komisyonda, adli kontrol önlemlerinin konuşulacağı toplantıda ise Barolar Birliğini Özcan Çine temsil edecek.
Değişiklik önerisinde adli kontrol için üst ceza sınırı beş yıla çıkarılıyor. Barolar Birliği, “beş yıl veya daha az hapis cezasını gerektiren bir suç sebebiyle yürütülen soruşturmada, şüphelinin tutuklanması yerine adlî kontrol altına alınmasına karar verilebileceği beklentisine girilmesi gerçekçi ve doğru değildir” görüşünde.
Barolar Birliği’nin raporunda, mevcut yasaya ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen adli kontrol kararlarının “yok” denecek kadar az olduğuna dikkat çekiliyor ve şu öneride bulunuluyor:
“Adli kontrol koşullarının bulunmasına karşın, şüphelinin tutuklanmasına karar veriliyor ve yine tutuklamanın adli kontrole dönüştürülmesi istemleri reddediliyor. Bu nedenle adli kontrol uygulamasının sınırlanması değil, aksine kaldırılması ve bu yolla seçenek tedbirlerin uygulama alanı genişletilmesi gerekmektedir. Bu konuda yasada adli kontrol önlemlerinin çeşitlendirilmesi ve hatta hakime başka alternatif kontrol tedbiri belirleme yetkisi dahi tanınmalıdır. Buna karşın, sonuca etkili olmayacağı bu günden öngörülebileceği üzere üst sınırda iki yıllık artışın çözüme katkı sağlayacağı söylenemez.”
Önümüzdeki günlerde yargı cezaevleri, cezaya dönüşen tutukluluk, yeni yargı paketiyle getirilmek istenenler sıkça tartışılacak.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget