Ülkenin ne hale geldiğinin farkında mısınız? - Gündüz Akgül

Ülkenin ne hale geldiğinin farkında mısınız? - Gündüz Akgül
Özel yaşamda, toplum tarafından kabul gören ahlak kurallarına aykırı olmamak koşuluyla, giyim kuşam serbesttir ve kişinin vazgeçilmez özgürlük hakkıdır…
Ancak, Kamuda sonsuz özgürlük söz konusu olmadığından, kamu kurumlarında yasalar ve yönetmeliklerle konulmuş kurallara uymak herkes için zorunludur…
Yıllarca, Üniversitelerde türbanın yasak olması, buranın kamu alanı olarak kabul edilmesinin bir gereği idi…
03 Kasım 2002 yılında iktidara gelen AKP, gündemine iki konu aldı ve bugüne kadar bu konulardan vazgeçmedi…
1. konu türban…
2. konu İmam Hatip Okulları…
Bu yazıda 1. Konu ve sonuçlarını açıklamaya çalışacağım…
AKP ve yandaşları tarafından, Üniversitelerin kamu alanı sayılmayacağı ve türbanın Üniversitelerde serbest olması gerektiği, bunun bir özgürlük sorunu olduğu savunuluyordu…
Karşı görüşte olanlar ise Üniversitelerin kamu alanı olduğunu, kamu alanında dini bir simgenin takılamayacağı, bağlayıcı olan Anayasa mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına göre türbanın dini bir simge olarak kabul edildiği bu nedenle kamu alanlarında kullanılamayacağını savunuyorlardı…
Ayrıca ikinci görüşte olanlar, türban Üniversitelerde serbest bırakıldığı takdirde, gelecekte bunun tüm okullara ve resmi devlet kurumlarında da kullanılmaya başlanacağını savlıyorlardı…
Nitekim İkinci görüşü savunanlar haklı çıktılar…
2008 Yılında AKP’nin Üniversitelerde Türban yasağının kaldırılmasına dair Anayasa değişikliğine MHP evet dedi. Ortak imzalarla verilen ve Meclis tarafından kabul edilen değişikliği Anayasa Mahkemesi iptal etti…
Ancak AKP, bu işin peşini bırakmadı…
Anayasa Mahkemesinin iptal kararına karşın, önce YÖK başkanının bir genelgesiyle Üniversitelerde türban serbest bırakıldı…
Sonra yönetmeliklerle, okullarda ve resmi devlet dairelerinde serbest hale getirildi…
Bağlayıcı nitelikte olan AYM ve AİHM kararları karşında bu yapılanlar yaptım oldu hukukuydu…
Bu gün artık sorun olmaktan çıkmış gibi görünen türban olayını neden gündeme getiriyorsun dediğinizi duyar gibi oluyorum…
Nedenini açıklayınca bana hak vereceğinize eminim…
02.07.2015 tarihli yazılı medyaya yansıyan habere göre, Eyüp Devlet Hastanesinde inanılmaz iki olay yaşandı denilerek, “Doktor yeminini unuttu” başlığı ile şu iki olay anlatılıyordu…
1. olay, kızıyla muayene olmak için Hastaneye giden Z.B. 10 gündür şiddetli baş ağrısı yaşadığını söyleyince, Nöroloji uzmanı N.N. K.’in kendisine başı açık olduğu için muayene etmeyi reddettiğini ve  “Allah belanızı veriyor, kapanın geçer, namaz kılmak ağrıları azaltır” dediği…
2. olay, 15 yaşındaki oğlunu hastaneye muayene için getiren S.Y. da “ Onu ramazanda muayene edemem abdestim kaçar, nikâh düşer” dediği…
Belirtiliyordu…
Olayın doğru olup olmadığını bilmiyorum. Medyanın haberi doğru ise…
Zamanında kamu alanında dini simge olan türban olmaz savında bulunanlar, AKP’nin olaya bakışını ve bunu yaygınlaştıracağını ve günün birinde bu durumların olacağını öngörmüşlerdi…
63 İslam ülkesi arasında tek laik ülke, Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlık Türkiye’sidir…
Bu ülkeyi tekrar şeriat kurallarına göre yönetilmeye zorlamaya kimsenin hakkı yoktur…
Yukarıda ki 2 olay tamamen şeriat kurallarına uygun olaylardır…
Olayın kahramanı! Doktor, Hipokrat andı içerken günün birinde böyle olaylarla karşılaşacağını bilmiyor muydu?
Bu cesareti nereden almaktadır?
Bundan sonrada aynı davranışta bulunacak mıdır?
Hakkında soruşturma açılmış mıdır?
Görevi kötüye kullanmaktan Cumhuriyet Savcıları soruşturmaya başlamışlar mıdır?
Bu soruların yanıtlarını bilmiyoruz…
Sevgili yurttaşlar…
AKP’nin 13 yıllık iktidarında ülkenin ne hale geldiğinin farkında mısınız?
Farkında olmayanları kutluyorum!!!

03.07.2015
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet Savcısı

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget